08.03.2013, 13:35
İnnel muttekîne fî cennâtin ve naîmin.
1. inne : muhakkak ki
2. el muttekîne : muttakiler, takva sahipleri
3. fî : içinde
4. cennâtin : cennetler
5. ve naîmin : ve ni`metler
İmam İskender Ali Mihr : Muhakkak ki takva sahipleri, cennetlerde ve ni`metler içindedir.
Diyanet İşleri : (17-18) Şüphesiz Allaha karşı gelmekten sakınanlar Rablerinin, kendilerine verdiği şeylerle zevk ve mutluluk duyarak cennetlerde ve nimetler içinde bulunurlar. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki çekinenler, cennetlerdedir ve nîmetler içinde.
Adem Uğur : Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar cennetlerde ve nimet içindedirler.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki korunmuşlar, cennetler ve nimetler içindedirler.
Ahmet Tekin : Allaha sığınıp, emirlerine yapışarak günahlardan arınıp, azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan müminler, Cennetlerde ve nimetler içindedirler.
Ahmet Varol : Şüphesiz takva sahipleri cennetlerde ve nimet içindedirler.
Ali Bulaç : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler;
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak ki (küfür ve isyandan sakınan) takvâ sahipleri, cennetler ve nimetler içindedirler,
Bekir Sadak : (17-18) Allah`a karsi gelmekten sakinanlar, suphesiz, cennetlerde ve Rablerinin kendilerine verdikleriyle zevk duyarak nimetler icindedirler. Rableri onlari cehennem azabindan korumustur.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki muttâkîler (Allah`tan saygı ile korkup kötülüklerden sakınan mü`minler) Cennetlerde nîmet içindedirler.
Diyanet İşleri (eski) : (17-18) Allah`a karşı gelmekten sakınanlar, şüphesiz, cennetlerde ve Rablerinin kendilerine verdikleriyle zevk duyarak nimetler içindedirler. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.
Diyanet Vakfi : (17-18) Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar Rablerinin kendilerine verdikleriyle sevinerek cennetlerde ve nimet içindedirler. (Zira) Rableri onları, cehennem azabından korumuştur.
Edip Yüksel : Erdemliler bahçeler ve nimetler içindedir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Fakat korunan müttakıler Cennetler, ni`metler içinde
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Fakat (günahlardan) korunanlar cennetlerde, nimet içindedirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şüphesiz (günahlardan) korunanlar da cennetlerde, nimetler içindedirler.
Fizilal-il Kuran : Allah`a karşı gelmekten sakınanlar da cennetlerde, nimet içindedirler.
Gültekin Onan : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler
Hasan Basri Çantay : Şübhesiz ki (fenâlıkdan) sakınanlar cennetler, ni`met (ler) içindedirler,
Hayrat Neşriyat : Şübhesiz ki takvâ sâhibleri, Cennetlerde ve ni`metler içindedirler.
İbni Kesir : Muhakkak ki muttakiler; cennetler ve nimetlerdedirler.
Muhammed Esed : (Ama,) Allah`a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar kendilerini (o Gün) bahçelerde ve esenlik içinde bulacaklar,
Ömer Nasuhi Bilmen : (16-17) Oraya giriniz, artık sabredin veya sabretmeyin, size müsavîdir. Siz ancak yapar olduğunuz şey ile cezalandırılmış olacaksınız. Muttakîler ise şüphe yok ki, cennetler ve nîmetler içindedirler.
Ömer Öngüt : Muttakiler cennetlerde ve nimetler içindedirler.
Şaban Piriş : Korunanlar, cennetlerde ve nimetler içinde olacaklardır.
Suat Yıldırım : Müttakiler ise cennetlerde nimet içindedirler.
Süleyman Ateş : Korunanlar da cennetlerde, ni`met içindedirler.
Tefhim-ul Kuran : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler;
Ümit Şimşek : Takvâ sahipleri ise Cennetlerde, nimetler içindedir.
Yaşar Nuri Öztürk : Korunup sakınanlar; cennetler, nimetler içindedir.
1. inne : muhakkak ki
2. el muttekîne : muttakiler, takva sahipleri
3. fî : içinde
4. cennâtin : cennetler
5. ve naîmin : ve ni`metler
İmam İskender Ali Mihr : Muhakkak ki takva sahipleri, cennetlerde ve ni`metler içindedir.
Diyanet İşleri : (17-18) Şüphesiz Allaha karşı gelmekten sakınanlar Rablerinin, kendilerine verdiği şeylerle zevk ve mutluluk duyarak cennetlerde ve nimetler içinde bulunurlar. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki çekinenler, cennetlerdedir ve nîmetler içinde.
Adem Uğur : Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar cennetlerde ve nimet içindedirler.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki korunmuşlar, cennetler ve nimetler içindedirler.
Ahmet Tekin : Allaha sığınıp, emirlerine yapışarak günahlardan arınıp, azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan müminler, Cennetlerde ve nimetler içindedirler.
Ahmet Varol : Şüphesiz takva sahipleri cennetlerde ve nimet içindedirler.
Ali Bulaç : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler;
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak ki (küfür ve isyandan sakınan) takvâ sahipleri, cennetler ve nimetler içindedirler,
Bekir Sadak : (17-18) Allah`a karsi gelmekten sakinanlar, suphesiz, cennetlerde ve Rablerinin kendilerine verdikleriyle zevk duyarak nimetler icindedirler. Rableri onlari cehennem azabindan korumustur.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki muttâkîler (Allah`tan saygı ile korkup kötülüklerden sakınan mü`minler) Cennetlerde nîmet içindedirler.
Diyanet İşleri (eski) : (17-18) Allah`a karşı gelmekten sakınanlar, şüphesiz, cennetlerde ve Rablerinin kendilerine verdikleriyle zevk duyarak nimetler içindedirler. Rableri onları cehennem azabından korumuştur.
Diyanet Vakfi : (17-18) Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar Rablerinin kendilerine verdikleriyle sevinerek cennetlerde ve nimet içindedirler. (Zira) Rableri onları, cehennem azabından korumuştur.
Edip Yüksel : Erdemliler bahçeler ve nimetler içindedir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Fakat korunan müttakıler Cennetler, ni`metler içinde
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Fakat (günahlardan) korunanlar cennetlerde, nimet içindedirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şüphesiz (günahlardan) korunanlar da cennetlerde, nimetler içindedirler.
Fizilal-il Kuran : Allah`a karşı gelmekten sakınanlar da cennetlerde, nimet içindedirler.
Gültekin Onan : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler
Hasan Basri Çantay : Şübhesiz ki (fenâlıkdan) sakınanlar cennetler, ni`met (ler) içindedirler,
Hayrat Neşriyat : Şübhesiz ki takvâ sâhibleri, Cennetlerde ve ni`metler içindedirler.
İbni Kesir : Muhakkak ki muttakiler; cennetler ve nimetlerdedirler.
Muhammed Esed : (Ama,) Allah`a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar kendilerini (o Gün) bahçelerde ve esenlik içinde bulacaklar,
Ömer Nasuhi Bilmen : (16-17) Oraya giriniz, artık sabredin veya sabretmeyin, size müsavîdir. Siz ancak yapar olduğunuz şey ile cezalandırılmış olacaksınız. Muttakîler ise şüphe yok ki, cennetler ve nîmetler içindedirler.
Ömer Öngüt : Muttakiler cennetlerde ve nimetler içindedirler.
Şaban Piriş : Korunanlar, cennetlerde ve nimetler içinde olacaklardır.
Suat Yıldırım : Müttakiler ise cennetlerde nimet içindedirler.
Süleyman Ateş : Korunanlar da cennetlerde, ni`met içindedirler.
Tefhim-ul Kuran : Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler;
Ümit Şimşek : Takvâ sahipleri ise Cennetlerde, nimetler içindedir.
Yaşar Nuri Öztürk : Korunup sakınanlar; cennetler, nimetler içindedir.