12.03.2013, 23:39
Ve izâ reev ticâreten ev lehveninfaddû ileyhâ ve terekûke kâimâ(kâimen), kul mâ indallâhi hayrun minel lehvi ve minet ticâreh(ticâreti), vallâhu hayrur râzıkîn(râzıkîne).
1. ve izâ : ve olduğu zaman
2. raev : gördüler
3. ticâreten : bir ticaret
4. ev : veya
5. lehven : eğlence
6. infaddû : dağıldılar, dağılıp gittiler
7. ileyhâ : ona
8. ve terekû-ke : ve seni terkettiler, bıraktılar
9. kâimen : ayakta
10. kul : de, söyle
11. mâ : şey
12. inde allâhi : Allah`ın indinde, katında
13. hayrun : daha hayırlı, en hayırlı
14. min el lehvi : eğlenceden
15. ve min et ticâreti : ve ticaretten
16. ve allâhu : ve Allah
17. hayru : daha hayırlı, en hayırlı
18. er râzıkîne : rızık verenler
İmam İskender Ali Mihr : Ve ticaret veya eğlenceyi görünce ona yönelip dağıldılar ve seni ayakta bırakıp gittiler. De ki: Allah`ın katında olan şeyler, eğlence ve ticaretten daha hayırlıdır ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Diyanet İşleri : (Durum böyle iken) onlar bir ticaret veya bir oyun eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona koştular ve seni ayakta bıraktılar. De ki: Allahın yanında bulunan, eğlence ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve onlar, bir alışveriş yahut eğlence görünce ona gidip dağıldılar ve seni ayakta bıraktılar; de ki: Allah`ın katındaki daha da hayırlıdır alışverişten ve eğlenceden ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Adem Uğur : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha yararlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Ahmed Hulusi : (Allâh`a yönelip hakikatlerini hatırlamak varken) bir ticaret yahut bir eğlence gördüklerinde dağılıp ona gittiler de, seni (Cum`a salâtının imamı Hz. Rasûlullâh`ı) kaîm hâlde terk ettiler! De ki: "Allâh indîndeki, eğlenceden de ticaretten de daha hayırlıdır. . . Allâh yaşam gıdasıyla besleyen, en hayırlıdır!"
Ahmet Tekin : Onlar ticaret kervanı, büyük ticarî kazançlar ve eğlence gördükleri zaman, hemen dağılıp koşarak kervanın konakladığı yere gittiler. Seni kıyamda, ayakta bıraktılar. Onlara:
`Allah katındaki göz alıcı ve içaçıcı mükâfatlar, eğlence ve toptan alım-satımların, ithalatın, ihracatın kazançlarından daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.` de.
Ahmet Varol : Bir ticaret veya eğlence gördüklerinde hemen oraya yönelip dağıldılar ve seni ayakta bıraktılar. De ki: `Allah katında olan eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.`
Ali Bulaç : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Allah`a ve İslam`a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah`ın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Ali Fikri Yavuz : Böyle iken, (şiddetli bir kıtlığın hüküm sürdüğü bir zamanda sen hutbe okurken, zahire yüklü bir ticaret kafilesinin gelişini haber veren def seslerini ashab duyunca; hutbeyi terk etmenin bir zararı olmıyacağı düşüncesine kapılarak) bir ticaret veya eğlenti (def sesi) gördüklerinde, ona fırladılar da seni (hutbede) ayakta bıraktılar. (Mescidde yalnız on iki kişi kalmıştı). De ki: - Allah katında olan sevab, eğlentiden de, ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Bekir Sadak : Onlar bir kazanc veya bir eglence gorduklerinde, seni ayakta birakarak oraya yoneldiler. De ki: «Allah katinda olan, eglenceden de kazanctan da hayirlidir. Allah, rizik verenlerin en iyisidir.» *
Celal Yıldırım : Böyle iken onlar(dan bir kısmı) bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman seni ayakta bırakıp ona doğru dağılırlar. De ki: Allah katında (sevap, fazîlet ve mükâfat) o eğlence ve ticaretten çok daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar bir kazanç veya bir eğlence gördüklerinde, seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki: `Allah katında olan, eğlenceden de kazançtan da hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en iyisidir.`
Diyanet Vakfi : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha yararlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Edip Yüksel : Bazıları, bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman, seni ayakta bırakıp oraya akın ettiler. De ki, `ALLAH`ın yanında bulunanlar eğlenceden ve ticaretten daha iyidir. ALLAH en iyi rızık verendir.`
Elmalılı Hamdi Yazır : Böyle iken bir ticaret veya eğlenti gördüklerinde ona fırladılar da seni ayakta bıraktılar. De ki: Allahın yanındaki, eğlentiden de ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızk verenlerin en hayırlısıdır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Böyle iken, bir ticaret veya eğlenti (eğlence) gördüklerinde ona fırladılar ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın katındaki, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona gittiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten de hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Fizilal-il Kuran : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp oraya giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: «Allah`ın yanında bulunan eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Gültekin Onan : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Tanrı`ya ve İslama teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Tanrı`nın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Tanrı, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Hasan Basri Çantay : Onlar bir ticâret, yahud bir oyun, bir eğlence gördükleri zaman ona yönelib dağıldılar. Seni ayakda bırakdılar. De ki: «Allah nezdindeki (sevab, mü`minler için) eğlenceden de, ticâretden de hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Hayrat Neşriyat : Böyle iken (bir kısmı), bir ticâret veya bir eğlence gördüklerinde, ona akın ettiler ve seni ayakta (hutbede) bıraktılar. De ki: `Allahın katında bulunan (mükâfât, dünyaya âid)eğlenceden de ticâretten de hayırlıdır. Çünki Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.`
İbni Kesir : Onlar bir tidaret veya bir oyun gördükleri zaman; seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki: Allah`ın katında olan; oyun ve ticaretten daha hayırlıdır. Ve Allah; rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Muhammed Esed : Ama insanlar, dünyevi bir kazanç (fırsatı) veya geçici bir eğlence gördükleri zaman ona doğru koşup seni ayakta (ve konuşur durumda) bırakıverirler. De ki: "Allah katında olan, bütün geçici eğlencelerden ve bütün kazançlardan çok daha hayırlıdır! Ve Allah rızık verenlerin en iyisidir!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman onun tarafına yönelip seni ayakta bırakmış oldular. De ki: «Allah`ın yanındaki, eğlenceden de, ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Ömer Öngüt : Onlar bir ticaret veya bir oyun eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp oraya yönelirler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın nezdinde bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Şaban Piriş : Bir ticaret ve eğlence görünce, seni ayakta bırakıp, ona yöneldiler. De ki: -Allah indindekiler eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır!
Suat Yıldırım : Onlar bir ticaret veya bir eğlence görünce oraya doğru sökün edip, seni hutbe verirken ayakta bırakıverdiler. De ki: Allahın nezdinde âhirette olan nasip, buradaki eğlenceden ve ticaretten elbette daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Süleyman Ateş : Bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman hep dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: "Allâh`ın yanında bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allâh, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Tefhim-ul Kuran : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Allah`a ve İslâm`a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da `bir eğlence konusu ve fırsatı` gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın katında bulunan, eğlenceden de, ticaretten de daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Ümit Şimşek : Onlar bir ticaret yahut bir eğlence görünce, seni ayakta bırakıp oraya sökün ettiler. De ki: Allah katında olan şey, eğlenceden de, ticaretten de hayırlıdır. Allah ise en hayırlı rızık vericidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Bir ticaret yahut oyun, eğlence görür görmez, dağılıp ona yöneldiler de seni ayaküstü bıraktılar. Onlara de ki: "Allah katında bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır! Ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
1. ve izâ : ve olduğu zaman
2. raev : gördüler
3. ticâreten : bir ticaret
4. ev : veya
5. lehven : eğlence
6. infaddû : dağıldılar, dağılıp gittiler
7. ileyhâ : ona
8. ve terekû-ke : ve seni terkettiler, bıraktılar
9. kâimen : ayakta
10. kul : de, söyle
11. mâ : şey
12. inde allâhi : Allah`ın indinde, katında
13. hayrun : daha hayırlı, en hayırlı
14. min el lehvi : eğlenceden
15. ve min et ticâreti : ve ticaretten
16. ve allâhu : ve Allah
17. hayru : daha hayırlı, en hayırlı
18. er râzıkîne : rızık verenler
İmam İskender Ali Mihr : Ve ticaret veya eğlenceyi görünce ona yönelip dağıldılar ve seni ayakta bırakıp gittiler. De ki: Allah`ın katında olan şeyler, eğlence ve ticaretten daha hayırlıdır ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Diyanet İşleri : (Durum böyle iken) onlar bir ticaret veya bir oyun eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona koştular ve seni ayakta bıraktılar. De ki: Allahın yanında bulunan, eğlence ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve onlar, bir alışveriş yahut eğlence görünce ona gidip dağıldılar ve seni ayakta bıraktılar; de ki: Allah`ın katındaki daha da hayırlıdır alışverişten ve eğlenceden ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Adem Uğur : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha yararlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Ahmed Hulusi : (Allâh`a yönelip hakikatlerini hatırlamak varken) bir ticaret yahut bir eğlence gördüklerinde dağılıp ona gittiler de, seni (Cum`a salâtının imamı Hz. Rasûlullâh`ı) kaîm hâlde terk ettiler! De ki: "Allâh indîndeki, eğlenceden de ticaretten de daha hayırlıdır. . . Allâh yaşam gıdasıyla besleyen, en hayırlıdır!"
Ahmet Tekin : Onlar ticaret kervanı, büyük ticarî kazançlar ve eğlence gördükleri zaman, hemen dağılıp koşarak kervanın konakladığı yere gittiler. Seni kıyamda, ayakta bıraktılar. Onlara:
`Allah katındaki göz alıcı ve içaçıcı mükâfatlar, eğlence ve toptan alım-satımların, ithalatın, ihracatın kazançlarından daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.` de.
Ahmet Varol : Bir ticaret veya eğlence gördüklerinde hemen oraya yönelip dağıldılar ve seni ayakta bıraktılar. De ki: `Allah katında olan eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.`
Ali Bulaç : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Allah`a ve İslam`a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah`ın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Ali Fikri Yavuz : Böyle iken, (şiddetli bir kıtlığın hüküm sürdüğü bir zamanda sen hutbe okurken, zahire yüklü bir ticaret kafilesinin gelişini haber veren def seslerini ashab duyunca; hutbeyi terk etmenin bir zararı olmıyacağı düşüncesine kapılarak) bir ticaret veya eğlenti (def sesi) gördüklerinde, ona fırladılar da seni (hutbede) ayakta bıraktılar. (Mescidde yalnız on iki kişi kalmıştı). De ki: - Allah katında olan sevab, eğlentiden de, ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Bekir Sadak : Onlar bir kazanc veya bir eglence gorduklerinde, seni ayakta birakarak oraya yoneldiler. De ki: «Allah katinda olan, eglenceden de kazanctan da hayirlidir. Allah, rizik verenlerin en iyisidir.» *
Celal Yıldırım : Böyle iken onlar(dan bir kısmı) bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman seni ayakta bırakıp ona doğru dağılırlar. De ki: Allah katında (sevap, fazîlet ve mükâfat) o eğlence ve ticaretten çok daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar bir kazanç veya bir eğlence gördüklerinde, seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki: `Allah katında olan, eğlenceden de kazançtan da hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en iyisidir.`
Diyanet Vakfi : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha yararlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Edip Yüksel : Bazıları, bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman, seni ayakta bırakıp oraya akın ettiler. De ki, `ALLAH`ın yanında bulunanlar eğlenceden ve ticaretten daha iyidir. ALLAH en iyi rızık verendir.`
Elmalılı Hamdi Yazır : Böyle iken bir ticaret veya eğlenti gördüklerinde ona fırladılar da seni ayakta bıraktılar. De ki: Allahın yanındaki, eğlentiden de ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızk verenlerin en hayırlısıdır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Böyle iken, bir ticaret veya eğlenti (eğlence) gördüklerinde ona fırladılar ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın katındaki, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona gittiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın yanında bulunan, eğlenceden ve ticaretten de hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Fizilal-il Kuran : Onlar bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp oraya giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: «Allah`ın yanında bulunan eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Gültekin Onan : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Tanrı`ya ve İslama teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Tanrı`nın katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Tanrı, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Hasan Basri Çantay : Onlar bir ticâret, yahud bir oyun, bir eğlence gördükleri zaman ona yönelib dağıldılar. Seni ayakda bırakdılar. De ki: «Allah nezdindeki (sevab, mü`minler için) eğlenceden de, ticâretden de hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Hayrat Neşriyat : Böyle iken (bir kısmı), bir ticâret veya bir eğlence gördüklerinde, ona akın ettiler ve seni ayakta (hutbede) bıraktılar. De ki: `Allahın katında bulunan (mükâfât, dünyaya âid)eğlenceden de ticâretten de hayırlıdır. Çünki Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.`
İbni Kesir : Onlar bir tidaret veya bir oyun gördükleri zaman; seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki: Allah`ın katında olan; oyun ve ticaretten daha hayırlıdır. Ve Allah; rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Muhammed Esed : Ama insanlar, dünyevi bir kazanç (fırsatı) veya geçici bir eğlence gördükleri zaman ona doğru koşup seni ayakta (ve konuşur durumda) bırakıverirler. De ki: "Allah katında olan, bütün geçici eğlencelerden ve bütün kazançlardan çok daha hayırlıdır! Ve Allah rızık verenlerin en iyisidir!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve bir ticaret veya bir eğlence gördükleri zaman onun tarafına yönelip seni ayakta bırakmış oldular. De ki: «Allah`ın yanındaki, eğlenceden de, ticaretten de hayırlıdır ve Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Ömer Öngüt : Onlar bir ticaret veya bir oyun eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp oraya yönelirler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: Allah`ın nezdinde bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Şaban Piriş : Bir ticaret ve eğlence görünce, seni ayakta bırakıp, ona yöneldiler. De ki: -Allah indindekiler eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır!
Suat Yıldırım : Onlar bir ticaret veya bir eğlence görünce oraya doğru sökün edip, seni hutbe verirken ayakta bırakıverdiler. De ki: Allahın nezdinde âhirette olan nasip, buradaki eğlenceden ve ticaretten elbette daha hayırlıdır. Allah rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Süleyman Ateş : Bir ticaret veya eğlence gördükleri zaman hep dağılıp ona giderler ve seni ayakta bırakırlar. De ki: "Allâh`ın yanında bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır. Allâh, rızık verenlerin en hayırlısıdır."
Tefhim-ul Kuran : Oysa onlar (kendilerini tümüyle Allah`a ve İslâm`a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da `bir eğlence konusu ve fırsatı` gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: «Allah`ın katında bulunan, eğlenceden de, ticaretten de daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Ümit Şimşek : Onlar bir ticaret yahut bir eğlence görünce, seni ayakta bırakıp oraya sökün ettiler. De ki: Allah katında olan şey, eğlenceden de, ticaretten de hayırlıdır. Allah ise en hayırlı rızık vericidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Bir ticaret yahut oyun, eğlence görür görmez, dağılıp ona yöneldiler de seni ayaküstü bıraktılar. Onlara de ki: "Allah katında bulunan, eğlenceden de ticaretten de hayırlıdır! Ve Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."