24.03.2014, 01:35
purse hazine
purse yardım için toplanmış para
purse para çantası isim
purse yardım için toplanılmış para
purse çanta
purse para kesesi
purse keseye koymak fiil
purse (dudak) büzmek fiil
privy purse hazinei hassa
public purse devlet kesesi
fat purse şişkin cüzdan
public purse devlet kasası
ill-lined purse boş para çantası isim
moneybag purse kese
privy purse (Br) hükümdarın kendisine mahsus para dairesi
stock purse ortak fon
common purse ortak kasa
joint purse ortak kasa
public purse devlet hazinesi
privy purse (Br) hükümdarın kişisel masrafları için tahsis olunan para
common purse ortak kese
a light purse boş para çantası isim
drain sb's purse birinin parasını tüketmek fiil
lift sb's purse birinin para çantasını çalmak fiil
power of the purse paranın kuvveti
well furnished purse cebi dolu olma
unstring one's purse kesenin ağzını açmak fiil
heavy (long) purse içi dolu kese
pick sb's purse yankesicilik yapmak fiil
heavy (long) purse zengin
great drain on the purse keseyi boşaltacak bir masraf
keeper of the privy purse (Br) hazine-i hassa müdürü (hükümdara şahsi masrafları için tahsis edilen paranın sorumlusu
live within one's purse yorganına göre ayak uzatmak fiil
be beyond one's purse bütçesi müsaade etmemek fiil
dip into one's purse çok masrafa girmek fiil
within the reach of a small purse mütevazı bütçe ile alınabilir
be a drain on sb's purse birinin cüzdanını boşaltmak fiil
purse pride zenginliğiyle övünen
purse strings para kontrolü
purse bearer paradan , harcamalardan sorumlu kişi
purse snatcher (US) çanta hırsızı
purse proud - parasıyla övünmek fiil
purse your lips dudaklarını büzmek fiil
losen the purse strings kesenin ağzını açmak fiil
tighten the purse strings kesenin ağzını sıkmak fiil
loosen the purse strings kesenin ağzını açmak fiil
command the purse strings kese elinde olmak fiil
loosen one's purse strings kesenin ağzını açmak fiil
line one's purse well cebini para ile donatmak fiil
grip one's purse strings tightly kesenin ucunu sıkmak fiil
have a common purse with sb biriyle ortak kesesi olmak fiil
put one's purse at sb's disposal parasını birinin emrinde bulundurmak fiil
purse yardım için toplanmış para
purse para çantası isim
purse yardım için toplanılmış para
purse çanta
purse para kesesi
purse keseye koymak fiil
purse (dudak) büzmek fiil
privy purse hazinei hassa
public purse devlet kesesi
fat purse şişkin cüzdan
public purse devlet kasası
ill-lined purse boş para çantası isim
moneybag purse kese
privy purse (Br) hükümdarın kendisine mahsus para dairesi
stock purse ortak fon
common purse ortak kasa
joint purse ortak kasa
public purse devlet hazinesi
privy purse (Br) hükümdarın kişisel masrafları için tahsis olunan para
common purse ortak kese
a light purse boş para çantası isim
drain sb's purse birinin parasını tüketmek fiil
lift sb's purse birinin para çantasını çalmak fiil
power of the purse paranın kuvveti
well furnished purse cebi dolu olma
unstring one's purse kesenin ağzını açmak fiil
heavy (long) purse içi dolu kese
pick sb's purse yankesicilik yapmak fiil
heavy (long) purse zengin
great drain on the purse keseyi boşaltacak bir masraf
keeper of the privy purse (Br) hazine-i hassa müdürü (hükümdara şahsi masrafları için tahsis edilen paranın sorumlusu
live within one's purse yorganına göre ayak uzatmak fiil
be beyond one's purse bütçesi müsaade etmemek fiil
dip into one's purse çok masrafa girmek fiil
within the reach of a small purse mütevazı bütçe ile alınabilir
be a drain on sb's purse birinin cüzdanını boşaltmak fiil
purse pride zenginliğiyle övünen
purse strings para kontrolü
purse bearer paradan , harcamalardan sorumlu kişi
purse snatcher (US) çanta hırsızı
purse proud - parasıyla övünmek fiil
purse your lips dudaklarını büzmek fiil
losen the purse strings kesenin ağzını açmak fiil
tighten the purse strings kesenin ağzını sıkmak fiil
loosen the purse strings kesenin ağzını açmak fiil
command the purse strings kese elinde olmak fiil
loosen one's purse strings kesenin ağzını açmak fiil
line one's purse well cebini para ile donatmak fiil
grip one's purse strings tightly kesenin ucunu sıkmak fiil
have a common purse with sb biriyle ortak kesesi olmak fiil
put one's purse at sb's disposal parasını birinin emrinde bulundurmak fiil