AlimAllah-Bilim Allah'ın yasasıdır.-Kuran, islam, bilgi paylaşımı üzerine

Orjinalini görmek için tıklayınız: Mutaffifin Suresi 32
şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orijinal sürümü göster.
Ve izâ reevhum kâlû inne hâulâi ledâllûn(ledâllûne).

1. ve izâ : ve olduğu zaman
2. reev-hum : onları gördüler
3. kâlû : dediler
4. inne : muhakkak ki
5. hâulâi : işte onlar
6. le : mutlaka, elbette, gerçekten
7. dâllûne : dalâlette olanlar
İmam İskender Ali Mihr : Ve onları gördükleri zaman: “Muhakkak ki onlar gerçekten dalâlette olanlardır.” dediler.
Diyanet İşleri : Mü’minleri gördükleri vakit, “Hiç şüphe yok, şunlar sapık kimselerdir” diyorlardı.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve onları görünce de şüphe yok ki derler bunlar, elbette sapıklar.
Adem Uğur : Müminleri gördüklerinde: "Şüphesiz bunlar sapıtmış" derlerdi.
Ahmed Hulusi : Onları (iman edenleri) gördüklerinde: "Muhakkak ki bunlar, elbette sapkınlardır" derlerdi.
Ahmet Tekin : Mü’minleri gördükleri zaman:
`İşte bunlar yanılgı içindeler.` diyorlardı.
Ahmet Varol : Onları gördüklerinde: `Bunlar hiç şüphesiz sapıklardır` derlerdi.
Ali Bulaç : Onları gördükleri zaman ise: "Bunlar elbette şaşkın sapıklardır" derlerdi.
Ali Fikri Yavuz : Müminleri gördükleri vakit: “- İşte bunlar sapıklardır.” diyorlardı.
Bekir Sadak : Inananlari gordukleri zaman: «Dogrusu bunlar sapik olanlardir» derlerdi.
Celal Yıldırım : Ve imân edenleri gördükleri vakit, «bunlar hiç şüphesiz sapıtmışlardır» derlerdi.
Diyanet İşleri (eski) : İnananları gördükleri zaman: `Doğrusu bunlar sapık olanlardır` derlerdi.
Diyanet Vakfi : Müminleri gördüklerinde: «Şüphesiz bunlar sapıtmış» derlerdi.
Edip Yüksel : Onları gördüklerinde, `Bunlar sapıklardır!` derlerdi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve onları gördükleri vakıt ha, işte bunlar sapıklar diyorlardı
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : İnananları gördüklerinde: «İşte bunlar sapıklar!» diyorlardı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Müminleri gördükleri vakit; «işte bunlar sapıklar» diyorlardı.
Fizilal-il Kuran : İnananları gördüklerinde «Bunlar sapıklardır» derlerdi.
Gültekin Onan : Onları gördükleri zaman ise: "Bunlar elbette şaşkın sapıklardır" derlerdi.
Hasan Basri Çantay : Onları gördükleri zaman «Bunlar muhakkak sapıklardır» terlerdi.
Hayrat Neşriyat : Ve onları gördüklerinde: `Şübhesiz bunlar gerçekten sapıtmış kimseler!` derlerdi.
İbni Kesir : Onları gördükleri vakit; muhakkak bunlar sapıklardır, derlerdi.
Muhammed Esed : ve ne zaman (inananları) görseler, onlara: "Yazık, bu (insa)nlar doğru yoldan sapmış!" derler.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve onları gördükleri vakit derlerdi ki: «İşte bunlar sapıklardır.»
Ömer Öngüt : İnananları gördüklerinde: "Bunlar sapık insanlar!" derlerdi.
Şaban Piriş : Onları gördükleri zaman: -İşte bunlar, doğru yoldan sapmış derlerdi.
Suat Yıldırım : Onları gördükleri zaman: "Şunlar kaçık insanlar, anormal tipler!" derlerdi.
Süleyman Ateş : İnananları gördüklerinde: "Şunlar sapık insanlar" derlerdi.
Tefhim-ul Kuran : Onları gördükleri zaman ise: «Bunlar kuşkusuz şaşkın sapıklardır» derlerdi.
Ümit Şimşek : Onları gördüklerinde ise `İşte bunlar sapıklar` derlerdi.
Yaşar Nuri Öztürk : İnananları gördüklerinde: "Şunlar var ya! Şaşkın, sapık bunlar!" derlerdi.
Referans URL