Alak Suresi 17
Felyedu nâdiyeh(nâdiyehu).
1. fe li yed`u : haydi çağırsın
2. nâdiye-hu : onun meclisi, yakın çevresi, yardımcıları
İmam İskender Ali Mihr : Haydi, meclisini (yardımcılarını) çağırsın.
Diyanet İşleri : Haydi, taraftarlarını çağırsın.
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken hemdemlerini, kavmini, kabîlesini çağırır.
Adem Uğur : O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın.
Ahmed Hulusi : Haydi, çağırsın meclisini!
Ahmet Tekin : O vakit, o taraftarlarını, toplantılarına düzenli devam eden danışma meclisini yardıma çağırsın.
Ahmet Varol : O meclisini (yandaşlarını) çağırsın,
Ali Bulaç : O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın.
Ali Fikri Yavuz : O vakit, (kendisine yardım için) taraftarlarını çağırıb toplasın.
Bekir Sadak : O zaman, kafadarlarini cagirsin,
Celal Yıldırım : Artık o yandaşlarını çağırsın.
Diyanet İşleri (eski) : O zaman, kafadarlarını çağırsın,
Diyanet Vakfi : (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah`a secde et ve (yalnızca O`na) yaklaş!
Edip Yüksel : O zaman haydi çağırsın kurultayını.
Elmalılı Hamdi Yazır : O vakıt çağırsın o kurultayını, meclisini
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O zaman çağırsın kurultayını, meclisini!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O zaman o taraftarlarını yardıma çağırsın.
Fizilal-il Kuran : O zaman gitsin de taraftarlarını çağırsın.
Gültekin Onan : O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın.
Hasan Basri Çantay : O vakit (durmasın) meclisini da`vet etsin!
Hayrat Neşriyat : O zaman çağırsın (bakalım) meclisini!
İbni Kesir : Öyleyse topluluğunu çağırsın dursun.
Muhammed Esed : Bırak, kendi aklının (asılsız, düzmece) tavsiyelerini (yardımına) çağırsın,
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık, o, encümeni çağırsın.
Ömer Öngüt : O hemen gidip meclisini (taraftarlarını) çağırsın.
Şaban Piriş : -Haydi çağırsın çetesini/meclisini.
Suat Yıldırım : İstediği kadar grubunu yardıma çağırsın!
Süleyman Ateş : O zaman (o gitsin) de meclisini (adamlarını) çağırsın.
Tefhim-ul Kuran : O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın.
Ümit Şimşek : Çağırsın taraftarlarını!
Yaşar Nuri Öztürk : Hadi çağırsın derneğini/kurultayını!
|