Araf Suresi 202
Ve ihvânuhum yemuddûnehum fîl gayyi summe lâ yuksirûn(yuksirûne).
1. ve ihvânu-hum : ve onların kardeşleri
2. yemuddûne-hum : onları sürüklerler (uzatırlar, çekerler)
3. fî el gayyi : gayyın içine (cehenneme)
4. summe : sonra
5. lâ yuksirûne : vazgeçmezler
İmam İskender Ali Mihr : Ve onların (şeytanların) kardeşleri onları cehenneme sürüklerler. Sonra (bundan) vazgeçmezler.
Diyanet İşleri : Şeytanlara kardeş olanlara gelince, şeytanlar onları azgınlığın içine çekerler, sonra da bundan hiç geri durmazlar.
Abdulbaki Gölpınarlı : Müşriklerin kardeşleri olan Şeytanlar, müşrikleri azgınlığa sürerler, sonra da onları azdırmaktan hiç geri kalmazlar.
Adem Uğur : (Şeytanların) dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.
Ahmed Hulusi : (Şeytanların) kardeşleri ise onları duygusallığa, azgınlığa sürüklerler. . . Sonra da yakalarını hiç bırakmazlar!
Ahmet Tekin : Şeytanların dostlarına gelince, şeytanlar onların inançları ve düşüncelerindeki sapmayı artırırlar. Sonra da yakalarını bırakmazlar.
Ahmet Varol : (Şeytanlar) kardeşlerini ise azgınlığın içine sürüklerler ve sonra hiç peşlerini bırakmazlar.
Ali Bulaç : (Şeytan`ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Kâfirlerin kardeşleri olan Şeytanlar, kâfirleri sapıklığa çekerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.
Bekir Sadak : seytanin kardesleri onlari azginliga suruklerler ve bundan hic geri durmazlar.
Celal Yıldırım : (Şeytan`ın) kardeşleri ise bunları sapıklığa çekip sürüklerler, sonra da bir daha peşlerini bırakmazlar.
Diyanet İşleri (eski) : Şeytanın kardeşleri onları azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.
Diyanet Vakfi : (Şeytanların) dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.
Edip Yüksel : (Şeytanlar) kardeşlerini ise azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Şeytanların ihvanı ise onlar bunları dalâle sürükler, sonra da yakalarını bırakmazlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Şeytanların kardeşleri ise, bunları sapıklığa sürüklerler, sonra da yakalarını bırakmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şeytanların kardeşlerine gelince, onlar öbürlerini sapıklığa sürüklerler, sonra da yakalarını bırakmazlar.
Fizilal-il Kuran : Şeytanın kardeşleri, dostları azgınlıkta şeytanlara yardakçılık ederler, sonra da ellerinden geleni yapmaya devam ederler.
Gültekin Onan : (Şeytanın) Kardeşleri ise onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.
Hasan Basri Çantay : (Şeytanların) kardeşleri (olan kâfirleri) ise bunlar sapıklığa sürerler, sonra da (bir daha yakalarını) bırakmazlar.
Hayrat Neşriyat : (Şeytanların) kardeşlerine (kâfirlere) gelince, (şeytanlar) onları azgınlığa sürüklerler; sonra da yakalarını bırakmazlar.
İbni Kesir : Kardeşleri ise onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da bırakmazlar.
Muhammed Esed : kendi (inançsız) kardeşleri onları sapıklığa sürüklemek isteseler bile. Sonra (doğru olan neyse, onu yapmaktan) geri kalmazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve kardeşleri onları dalâlete sürükler dururlar. Sonra (o dalâleti) terketmezler.
Ömer Öngüt : (Şeytanların) kardeşlerine gelince; şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.
Şaban Piriş : Şeytanların kardeşleri onları azgınlığa sürüklemekten geri durmazlar.
Suat Yıldırım : Şeytanların dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürükler, sonra da yakalarını bırakmazlar.
Süleyman Ateş : Kardeşleri ise onları, azgınlığa çekerler, hiç yakalarını bırakmazlar.
Tefhim-ul Kuran : (Şeytan`ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.
Ümit Şimşek : Şeytanların kardeşleri de onları azgınlığa sürükler, bir daha da yakalarını bırakmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Yoldaşları ise onları sürekli azgınlığa iterler, sonra da yakalarını bırakmazlar.
|