Araf Suresi 28
Ve izâ faalû fâhişeten kâlû vecednâ aleyhâ âbâenâ vallâhu emerenâ bihâ kul innallâhe lâ yemuru bil fahşâ(fahşâi), e tekûlûne alâllâhi mâ lâ talemûn(talemûne).
1. ve : ve
2. izâ faalû : yaptıkları zaman
3. fâhişeten : kötü, çirkin bir şey
4. kâlû : dediler
5. veced-nâ : biz bulduk
6. aleyhâ : onun üzerinde
7. âbâe-nâ : atalarımızı, babalarımızı
8. vallâhu : ve Allah
9. emere-nâ : bize emretti
10. bi-hâ : onu
11. kul : de ki
12. inne allâhe : muhakkak ki Allah
13. lâ ye`muru : emretmez
14. bi el fahşâi : fuhşu, kötülüğü, çirkinliği
15. e tekûlûne : ... mı söylüyorsunuz?
16. alâ allâhi : Allah`a karşı
17. mâ : bir şeyi
18. lâ ta`lemûne : bilmiyorsunuz (bilmediğiniz)
İmam İskender Ali Mihr : Kötü (çirkin) bir şey yaptıkları zaman: Babalarımızı onun üzerinde bulduk (onlardan böyle gördük) ve Allah onu bize emretti. dediler. (Onlara şöyle) de: Muhakkak ki; Allah, fahşayı (kötülüğü, çirkinliği) emretmez. Allah`a bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Diyanet İşleri : Çirkin bir iş işledikleri vakit, Biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk, Allah da bize bunu emretti derler. De ki: Şüphesiz, Allah çirkin işleri emretmez. Siz bilmediğiniz şeyleri Allahın üzerine mi atıyorsunuz?
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, kötü bir iş yapınca babalarımız da derler, bu işi yaparlardı, öyle bulduk onları ve Allah emretti bunu bize. De ki: Allah kesin olarak kötülüğü emretmez. Allah`a, bilmediğiniz şeyi mi isnâd ediyorsunuz?
Adem Uğur : Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti" derler. De ki: Allah kötülüğü emretmez. Allah`a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Ahmed Hulusi : Ne zaman fahişet (şirk veya hakikati inkâra yol açan bir fiil veya düşünce) ortaya koysalar: "Babalarımızı da bu hâl üzere bulduk ve Allâh bunu emretti bize" dediler. . . De ki: "Kesinlikle Allâh fahşayı (ihtiva edenleri) emretmez! Bilgisine sahip olmadığınız şeyleri Allâh`a mı atfediyorsunuz?"
Ahmet Tekin : Onlar gayrı meşrû ilişkiler içinde yaşarlarken;
`Babalarımızı bu yolda, bu hayatı yaşarken gördük. Allah bize böyle bir düzeni yaşamamızı emretti.` derler. Sen de:
`Allah, meşrû olmayan, aklın mantığın kabul etmeyeceği bir düzeni yaşamayı, zinayı, haddi aşmayı, cimriliği, ahlâksızlığı emretmez, Allah adına, bilemeyeceğiniz şeyleri ne cesaretle söylüyorsunuz ?` de.
Ahmet Varol : Onlar bir hayasızlık yaptıklarında: `Biz babalarımızı bu işler üzere bulduk, Allah da bize böyle emretti` derler. De ki: `Allah kesinlikle hayasızlığı emretmez. Siz Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?`
Ali Bulaç : Onlar, `çirkin bir hayasızlık` işlediklerinde: "biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk. Allah bunu bize emretti" derler. De ki: "Şüphesiz Allah, `çirkin hayasızlıkları` emretmez. Bilmediğiniz bir şeyi Allah`a karşı mı söylüyorsunuz?"
Ali Fikri Yavuz : Bir edebsizlik (şirk üzre ve çıplak olarak Beytullahı tavaf) ettikleri zaman: -Atalarımızı böyle bulduk; bize, bunu Allah emretti derler. Sen de ki, - Allah edebsizliği emretmez. Bilmediğiniz şeyleri Allahın üzerine mi atarsınız?
Bekir Sadak : Onlar bir fenalik yaptiklari zaman, «Babalarimizi bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretti» derler. De ki: «Allah fenaligi emretmez. Bilmediginiz seyi Allah`a karsi mi soyluyorsunuz?»
Celal Yıldırım : Onlar (o Şeytan`ın dostu ve yandaşları) bir terbiyesizlikte bulunduklarında, «babalarımızı bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretmiştir» dediler. De ki: Allah, edepsizlik ve terbiyesizlikle emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allah`a karşı mı (iftirada bulunup) söylüyorsunuz?!
Diyanet İşleri (eski) : Onlar bir fenalık yaptıkları zaman, `Babalarımızı bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretti` derler. De ki: `Allah fenalığı emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allah`a karşı mı söylüyorsunuz?`
Diyanet Vakfi : Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: «Babalarımızı bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti» derler. De ki: Allah kötülüğü emretmez. Allah`a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Edip Yüksel : Herhangi bir kötü şey işledikleri zaman, `Atalarımızı böyle yapar bulduk; ALLAH da bize öyle emretti,` derler. De ki: `ALLAH kötü bir şeyi emretmez. ALLAH hakkında nasıl olur da bilmediklerinizi söylersiniz?`
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve bir edebsizlik yaptıkları zaman da atalarımızı böyle bulduk ve bize bunu Allah emretti derler, Allah, de, edebsizliği emretmez, bilmediğiniz şeyleri Allahın üzerine mi atıyorsunuz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar bir edepsizlik yaptıkları zaman da: «Atalarımızı böyle bulduk ve bize bunu Allah emretti.» derler. De ki: «Allah, edepsizliği emretmez. Bilmediğiniz şeyleri Allah`ın üzerine mi atıyorsunuz?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: «Babalarımızı bu yolda bulduk, bunu bize Allah emretti.» derler. De ki: «Allah kötülüğü emretmez. Allah`a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?»
Fizilal-il Kuran : Onlar bir kötülük işlediklerinde `Biz atalarımızdan böyle gördük, böyle yapmamızı emreden Allah`dır` derler. Onlara de ki; Allah kötülük işlemeyi emretmez. Allah adına bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Gültekin Onan : Onlar `çirkin bir hayasızlık` işlediklerinde: "Biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk. Tanrı bunu bize böyle buyurdu / bunu bize Tanrı buyurdu" derler. De ki: "Kuşkusuz Tanrı `çirkin hayasızlıkları` buyurmaz. Tanrı`ya karşı bilmediğiniz birşeyi mi söylüyorsunuz?"
Hasan Basri Çantay : Onlar (o îman etmeyenler) bir hayaasızlık yapdıkları zaman «Biz atalarımızı da bunun üzerinde bulduk. Allah da bize bunu emretdi» dediler. (Onlara) söyle: «Allah hiç bir zaman kötülüğü emretmez. Bilmeyeceğiniz şeyleri Allahın üzerine mi (atıb) söylüyorsunuz»?
Hayrat Neşriyat : Hem (o müşrikler) çirkin bir iş yaptıkları zaman: `(Biz) babalarımızı bunun üzerinde bulduk, Allah da bize bunu emretti` derler. De ki: `Şübhesiz Allah, çirkin işleri emretmez! Allaha karşı (aslâ) bilemeyeceğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?`
İbni Kesir : Onlar; bir hayasızlık yaptıkları zaman: Biz atalarımızı da onun üzerinde bulduk. Allah da bize onu emretti, dediler. De ki: Allah; hiçbir zaman hayasızlığı emretmez. Siz, bilmediğiniz şeyi Allah`a karşı mı söylüyorsunuz?
Muhammed Esed : Ve (bunun içindir ki) ne zaman utanç verici bir iş işleseler, "biz atalarımızı da bu işi yapar bulduk; hem, Allah emretmiştir bunu bize" derler hemen. De ki: "Bakın, Allah asla utanç ve tiksinti veren işleri emretmez. Siz, yoksa hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir şeyi mi Allaha yakıştırıyorsunuz?"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve onlar bir yaramazlık yaptıkları zaman, «Biz babalarımızı da bunun üzerinde bulduk, ve Allah bununla bize emretmiştir,» derler. De ki: «Şüphe yok Allah Teâlâ fahiş şeyler ile emretmez. Siz bilmediğiniz şeyleri Allah Teâlâ`ya karşı söyler misiniz?»
Ömer Öngüt : Onlar bir hayâsızlık yaptıkları zaman: Biz atalarımızı da bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti. derler. De ki: Allah hiçbir zaman hayâsızlığı emretmez. Siz bilmediğiniz şeyleri Allah`a karşı mı söylüyorsunuz?
Şaban Piriş : Onlar kötü bir iş yaptıkları zaman: -Atalarımızı böyle yaparken bulduk, Allah da bunu bize emretti, derler. De ki: -Allah, kötülüğü emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allaha mı atıyorsunuz?
Suat Yıldırım : Onlar çirkin bir iş yaptıklarında: "Babalarımızı bu yolda bulduk, esasen Allah böyle yapmamızı emretti." derler. De ki: "Allah Teâlâ kötü olan şeyi asla emretmez. Ne o, yoksa siz Allahın söylediğini bilmediğiniz birtakım sözleri Ona iftira ederek Allaha mı mal ediyorsunuz?"
Süleyman Ateş : Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk, bunu bize Allâh emretti." dediler. "Allâh kötülüğü emretmez, de, Allah`a karşı bilmediğiniz şeyler mi söylüyorsunuz?"
Tefhim-ul Kuran : Onlar, `çirkin bir hayasızlık` işlediklerinde: «Biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk. Allah da bunu bize emretti» derler. De ki: «Şüphesiz Allah, `çirkin hayasızlıkları` emretmez. Bilmediğiniz bir şeyi Allah`a karşı mı söylüyorsunuz?»
Ümit Şimşek : Onlar çirkin bir iş yaptıklarında, `Atalarımızdan gördük; bunu bize Allah emretti` derler. De ki: Allah hiçbir zaman çirkin şeyler emretmez. Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
Yaşar Nuri Öztürk : Bir iğrençlik yaptıklarında şöyle derler: "Atalarımızı bu hal üzere bulmuştuk. Yani Allah emretti bize bunu." De ki: "Allah, edepsizliği/iğrençliği emretmez. Allah hakkında, bilmediğiniz şeyler mi söylüyorsunuz?"
|