Kâlû e citenâ bil hakkı em ente minel lâıbîn(lâıbîne).
1. kâlû : dediler ki
2. e ci`te-nâ : bize mi getirdin
3. bi el hakkı : hakkı
4. em : yoksa, veya
5. ente : sen
6. min el lâıbîne : oyun oynayanlardan
İmam İskender Ali Mihr : Sen, bize hakkı mı getirdin yoksa sen (bizimle) oyun mu oynuyorsun? dediler.
Diyanet İşleri : Bize gerçeği mi getirdin, yoksa sen bizimle eğleniyor musun? dediler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, bize bir gerçekle mi geldin demişlerdi, yoksa oyun oynayanlardan mısın?
Adem Uğur : Dediler ki: Bize gerçeği mi getirdin, yoksa sen oyunbazlardan biri misin?
Ahmed Hulusi : Dediler ki: "Sen bize Hak olarak mı geldin yoksa sen oyun oynayanlardan mısın?"
Ahmet Tekin : Onlar:
`Bize hak, doğru bir mesaj mı getirdin, yoksa sen şaka mı ediyorsun?` dediler.
Ahmet Varol : Onlar: `Sen bize hakkı mı getirdin yoksa şaka yapanlardan mısın?` dediler.
Ali Bulaç : `Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa (bizimle) oyun oynayanlardan mısın?"
Ali Fikri Yavuz : Onlar: - Sen bize (doğru mu söylüyorsun) hakikatı mı getirdin, yoksa sen şakacılardan mısın (bizimle mi eğleniyorsun)? dediler.
Bekir Sadak : «Ben bize gercegi mi getirdin yoksa saka mi ediyorsun?» dediler.
Celal Yıldırım : Onlar, «sen bize hakikati mi getirdin, yoksa sen şaka mı ediyorsun ?» demişlerdi.
Diyanet İşleri (eski) : `Sen bize gerçeği mi getirdin yoksa şaka mı ediyorsun?` dediler.
Diyanet Vakfi : Dediler ki: Bize gerçeği mi getirdin, yoksa sen oyunbazlardan biri misin?
Edip Yüksel : `Bize gerçeği mi getirdin, yoksa oyun mu oynuyorsun,` dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Dediler: ciddi mi söylüyorsun yoksa sen şakacılardan mısın
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : «Ciddi mi söylüyorsun, yoksa sen şakacılardan mısın?» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar : «Sen bize gerçeği mi getirdin (Sen ciddi mi söylüyorsun), yoksa şaka mı ediyorsun?» dediler.
Fizilal-il Kuran : Onlar: Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa şaka mı ediyorsun? dediler.
Gültekin Onan : "Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa (benimle) oyun oynayanlardan mısın?"
Hasan Basri Çantay : Onlar: «Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa sen şakacılardan mısın?» dediler.
Hayrat Neşriyat : (Onlar
`(Sen) bize hak ile mi geldin (ciddî mi konuşuyorsun), yoksa sen şaka yapanlardan mısın?` dediler.
İbni Kesir : Onlar: Sen, bize gerçeği mi getirdin, yoksa bizimle eğleniyor musun? dediler
Muhammed Esed : "Sen (bu sözle) karşımıza çıkarken tamamen ciddi misin yoksa o şakacı insanlardan biri misin?" diye sordular.
Ömer Nasuhi Bilmen : Dediler ki: «Sen bize hak ile mi geldin, yoksa sen latife edenlerden misin?»
Ömer Öngüt : Dediler ki: Bize gerçeği mi getirdin, yoksa şaka mı yapıyorsun?
Şaban Piriş : -Bize gerçeği mi getirdin, yoksa bizimle eğleniyor musun? dediler.
Suat Yıldırım : Onlar: "Sen ciddi misin, yoksa şakacı insanların yaptığı gibi bizimle eğleniyor musun?" dediler.
Süleyman Ateş : Dediler ki: "Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa şaka yapanlardan mısın?"
Tefhim-ul Kuran : «Sen bize gerçeği mi getirdin, yoksa (bizimle) oyun oynayanlardan mısın?»
Ümit Şimşek : `Ciddî mi söylüyorsun, yoksa bizimle eğleniyor musun?` dediler.
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler: "Sen gerçeği mi getirdin yoksa oynayıp eğlenenlerden biri misin?"