Kalem Suresi Edip Yuksel
68. KALEM (KALEM) SÛRESİ
Rahman ve Rahim Allah`ın İsmiyle
1- NuN, kaleme ve yazdıklarına andolsun.
2- Sen Rabbinin nimetiyle delirmiş değilsin.
3- Senin için kesintisiz bir ödül vardır.
4- Kuşkusuz sen güçlü bir karaktere sahipsin.
5- Sen de göreceksin, onlar da görecekler;
6- Hanginizin şaşkın olduğunu.
7- Rabbin, kimin yolundan sapmış olduğunu da en iyi bilir, doğru yolda olanları da en iyi bilir.
8- Öyleyse yalanlayanlara uyma.
9- Kendilerinin ödün verip uzlaşabilmesi için senin de ödün verip uzlaşmanı istediler.
Kötü Karakter
10- Şunların hiçbirine uyma: yemin edip duran, aşağılık,
11- İftiracı, söz götürüp getiren,
12- İyiliğe ve yardıma engel olan, saldırgan, günahkar.
13- İnsafsız ve sahtekar.
14- Mal ve çocuk sahibidir diye (onlara uyma).
15- Ayetlerimiz kendisine okunduğu zaman, "Efsane" der.
16- Onun burnunu işaretliyeceğiz.
17- Onları sınadık; tıpkı bahçe sahiplerini sınadığımız gibi. Sabahleyin devşireceklerine yemin etmişlerdi.
18- Bundan hiç bir kuşkuları yoktu.
19- Onlar uykudayken Rabbin tarafından gönderilen bir ziyaretçi (fırtına) bahçelerini ziyaret etti.
20- Ve bahçe meyvesiz kalmıştı.
21- Sabahleyin birbirlerine seslendiler:
22- "Devşirecekseniz, haydi ekinlerinize erken varın."
23- Derken yola çıktılar, aralarında konuşuyorlardı.
24- "Sakın, bugün hiçbir yoksul oraya yanınıza girmesin."
25- Sonuçtan emin bir halde erken vardılar.
26- Fakat bahçeyi görünce, "Biz yolu şaşırdık," dediler.
27- "Yok, doğrusu biz yoksun bırakıldık."
"Tanrı Dilerse" (İnşallah) Demeleri Gerekirdi
28- Ortancaları (erdemlileri), "Ben size demedim mi? Rabbinizi yüceltmeniz gerekmez miydi?" dedi.
29- Dediler ki, "Rabbimiz yücedir. Biz zalimler imişiz."
30- Ve hemen birbirlerini suçlamaya başladılar.
31- Dediler ki, "Yazıklar olsun bize. Azgınmışız."
32- "Belki Rabbimiz bize daha iyisini verir. Biz Rabbimize dönüyoruz."
33- İşte azap böyledir. Ahiret azabı ise daha büyüktür. Bir bilselerdi.
34- Erdemliler, Rab`lerinden nimet bahçeleri (cennetleri) haketmişlerdir.
Çelişkiler Kolleksiyonu Hadis ve Fıkıh Kitapları
35- Müslümanlara suçlular gibi mi davranalım?
36- Neyiniz var, ne biçim hüküm veriyorsunuz?
37- Yoksa bir kitabınız var da onu mu okuyup duruyorsunuz?
38- Ve içinde her dilediğinizi bulabiliyorsunuz?
39- Yoksa, dilediğiniz hükmü verebileceğinize dair Diriliş Gününe kadar sürecek bir güvence mi aldınız bizden?
40- Sor onlara, "Bunu kim garanti etmektedir?"
41- Yoksa onların ortakları mı var? Haydi ortaklarını getirsinler, eğer doğru kimseler iseler?*[1]
[1]* 68:41 Bak 42:21; 9:31; 6:112-116, 145-150.
42- Gün gelecek, onların içyüzleri açığa çıkarılacak,*[2] secdeye çağrılacaklar; ancak buna güçleri yetmeyecektir.
[2]* 68:42 Hadise dayalı tefsirler bu ifadeyi çarpıtmışlar ve bu çarpıtmayı her zamanki gibi peygambere yakıştırmışlardır. Buhari`de üç kez rivayet edilen bir hadise göre Tanrı, Yargı Gününde kimliğini kanıtlamak için örtüsünü kaldırıp bacaklarını peygamberlere gösterecekmiş! Tanrı`ya bir striptiz sahnesini yakıştıran Buhariyi "sahih ve kutsal" kabul eden Diyanet Meali, bu ayetin çevirisinde onu dinlememiştir.
43- Gözleri düşmüş bir durumda, onları aşağılanma kaplar. Oysa onlar sağlam iken secdeye çağrılmışlardı.
44- Bu hadisi (sözü) yalanlayanla Beni başbaşa bırak. Onları, bilmedikleri yerden yavaş yavaş yaklaştıracağız.
45- Onlara mühlet veriyorum. Benim planım sağlamdır.
46- Yoksa sen onlardan bir ücret istiyorsun da onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar?
47- Yoksa geçmişin ve geleceğin bilgisi onların yanında da onlar mı kaydediyorlar?
48- Rabbinin hükmünün gerçekleşmesi için sabret. Balığın arkadaşı (Yunus) gibi olma.*[3] Hani o, (balık tarafından) yutulmuş bir durumda iken seslenmişti.
[3]* 68:48 Kuran, Yunus peygamberin ismi yerine "Sahib-il Hut" yani Balığın Arkadaşı ifadesini kullanıyor. Böylece, Nun harfiyle başlayan bu surede, Yunus kelimesindeki "Nun" harfine dikkatimiz çekiliyor. Başka örnekler için bak 21:87; 50:13; 3:96; 7:69.
49- Rabbinden ona bir nimet ulaşmasaydı, kınanmış olarak çorak bir sahile atılacaktı.
50- Ancak Rabbi onu seçip erdemlilerden kıldı.
51- Mesajı işittikleri zaman, inkarcılar neredeyse seni gözleriyle yiyeceklerdi. "O, delidir!" diyorlardı.
52- Halbuki o, tüm evrene bir mesajdır.
|