Kamer Suresi 42
Kezzebû bi âyâtinâ kullihâ fe ehaznâhum ahze azîzin muktedir(muktedirin).
1. kezzebû : yalanladılar
2. bi âyâti-nâ : âyetlerimizi
3. kulli-hâ : hepsini
4. fe : böylece, bu sebeple
5. ehaznâ-hum : onları aldık, yakaladık
6. ahze : yakalayışıyla
7. azîzin : üstün ve güçlü
8. muktedirin : kudret sahibi olan
İmam İskender Ali Mihr : Âyetlerimizin hepsini yalanladılar. Bu sebeple onları üstün kudret sahibinin yakalayışı ile yakalayıp aldık (helâk ettik).
Diyanet İşleri : Bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları mutlak güç ve iktidar sahibinin yakalaması gibi yakaladık.
Abdulbaki Gölpınarlı : Bütün delillerimizi yalanladılar, derken onları üstün ve mutlak kudretli bir helâk edişle helâk ediverdik.
Adem Uğur : Lâkin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları güç ve kudretimize lâyık bir şekilde yakaladık.
Ahmed Hulusi : İşaretlerimizin hepsini yalanladılar! Biz de onları karşı konulmaz kudretle yakaladık!
Ahmet Tekin : Âyetlerimizin, mûcizelerimizin tamamını yalanladılar. Biz de onları güç ve kudretimize yakışır bir şekilde cezalandırdık, işlerini bitirdik.
Ahmet Varol : Onlar ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları güçlü, kuvvetli olanın yakalayışıyla yakaladık.
Ali Bulaç : Onlar Bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü, kudretli olanın yakalayışıyla yakalayıverdik.
Ali Fikri Yavuz : Onlar, mucizelerimizin hepsini inkâr ettiler. Biz de onları öyle yakalayıverdik ki, her şeye gâlib olana (Allaha) böyle (yapmak) yaraşır.
Bekir Sadak : Mucizelerimizin hepsini yalanladilar. Bunun uzerine onlari guc ve kuvvet sahibi olana yakisir bir sekilde yakaladik.
Celal Yıldırım : Onlar ise, âyetlerimizin hepsini yalanladılar. Biz de onları çok üstün, çok güçlü muktedire yakışır şekilde yakalayıverdik.
Diyanet İşleri (eski) : Mucizelerimizin hepsini yalanladılar. Bunun üzerine onları güç ve kuvvet sahibi olana yakışır bir şekilde yakaladık.
Diyanet Vakfi : Lâkin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları güç ve kudretimize lâyık bir şekilde yakaladık.
Edip Yüksel : Tüm mucizelerimizi yalanladılar ve biz de onları En üstün ve her şeye gücü yetenin yakalayışı gibi yakaladık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Âyetlerimizin hepsini tekzib ettiler biz de onları öyle bir tutuşla alıverdik ki muktedir bir azîze öyle yaraşır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ayetlerimizin hepsini yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü birine yaraşır bir tutuşla alıverdik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Lakin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık.
Fizilal-il Kuran : Fakat bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de güçlü ve üstün iradeli birine yaraşacak bir sertlikle onların yakalarına yapıştık.
Gültekin Onan : Onlar bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü, kudretli olanın yakalayışıyla yakalayıverdik.
Hasan Basri Çantay : Onlar bizim âyetlerimizin hepsini tekzîb etdiler. Biz de kendilerini çok kuvvetli, kudretli bir yakalayışla yakaladık.
Hayrat Neşriyat : (Onlar) mu`cizelerimizin hepsini yalanladılar; bunun üzerine (biz de) onları azîz ve muktedir bir kimsenin yakalayışı ile yakalayıverdik!
İbni Kesir : Onlar, bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de kendilerini, çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık.
Muhammed Esed : Onlar Bizim bütün mesajlarımızı yalanlamışlardı. Bunun üzerine, yalnızca, her şeyin belirleyicisi olan Kudret Sahibinin hesap soracağı şekilde onlara hesap sorduk.
Ömer Nasuhi Bilmen : (41-42) Celâlim hakkı için Fir`avun`un âl`ine korkutucular gelmişti. Âyetlerimizin hepsini de tekzîp ettiler, artık Biz de onları bir muktedir azîzin yakalamasıyla yakaladık.
Ömer Öngüt : Onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık.
Şaban Piriş : Bütün ayetlerimizi yalanladılar. Onları da mutlak güç ve iktidar sahibine yakışır bir şekilde yakalayıverdik.
Suat Yıldırım : Onlar âyet ve delillerimizin hepsini yalan saydılar. Biz de onları mutlak galip, tam muktedir olan Allahın şanına yaraşır tarzda cezalandırdık.
Süleyman Ateş : Bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları, gâlib ve güçlü (pâdişah)ın yakalaması gibi yakaladık.
Tefhim-ul Kuran : Onlar bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü kudretli olanın yakalama tarzıyla yakalayıverdik.
Ümit Şimşek : Onlar âyetlerimizin hepsini birden yalanladılar. Biz de izzetli ve kudretli bir yakalayışla onları yakaladık.
Yaşar Nuri Öztürk : Ayetlerimizin tümünü yalanladılar da biz de onları onurlu ve güçlü birine yaraşır bir yakalayışla yakaladık.
|