Yevme yushabûne fîn nâri alâ vucûhihim, zûkû messe sekar(sekare).
1. yevme : o gün
2. yushabûne : sürüklenirler
3. fî en nâri : ateşin içine, ateşe
4. alâ vucûhi-him : yüz üstü (sürünerek)
5. zûkû : tadın
6. messe : dokunusunu
7. sekare : sekar, alevli ateş
İmam İskender Ali Mihr : O gün yüz üstü (sürünerek) ateşe sürüklenirler. Sekarın (alevli ateşin) dokunuşunu tadın! (denir).
Diyanet İşleri : Yüzüstü ateşe sürüklendikleri gün kendilerine, Cehennemin dokunuşunu tadın! denecek.
Abdulbaki Gölpınarlı : O gün, yüzüstü ateşe sürüklenip atılırlar; tadın bakalım, cehennemin yakışını.
Adem Uğur : O gün yüzüstü ateşe sürüklendiklerinde "Cehennemin elemini tadın!" denir.
Ahmed Hulusi : O süreçte yüzleri üzere ateşte sürüklenirler! "Sakar`ın (cehennemin) yakışını tadın!" (denilir).
Ahmet Tekin : O gün yüzüstü Cehenneme sürüklendiklerinde:
`Cehennemin okşayışını tadın bakalım` denir.
Ahmet Varol : O gün yüzleri üstüne ateşe sürüklenecekler. `Cehennemin dokunuşunu tadın.`
Ali Bulaç : Ateşin içinde yüzükoyun sürüklenecekleri gün "Cehennemin dokunuşunu tadın" (denecek.)
Ali Fikri Yavuz : O gün, yüzleri üstü ateşte sürüklenecekler; ve onlara -Tadın cehennemin dokunuşunu denilecek.
Bekir Sadak : Atese yuzustu suruldukleri gun, onlara: «Cehennemin dokunan azabini tadin» denir.
Celal Yıldırım : Ateşe yüzüstü sürülecekleri gün, «Sakar (Cehennem)in dokunan azabını tadın !» (denilecek).
Diyanet İşleri (eski) : Ateşe yüzüstü sürüldükleri gün, onlara: `Cehennemin dokunan azabını tadın` denir.
Diyanet Vakfi : O gün yüzüstü ateşe sürüklendiklerinde «Cehennemin elemini tadın!» denir.
Edip Yüksel : Yüzükoyun ateşe sürüklenecekleri gün: `Cehennemin dokunuşunu tadın.`
Elmalılı Hamdi Yazır : O gün ki yüzleri üstü ateşte sürüklenecekler tadın ne imiş diye messi Sakar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O gün yüz üstü ateşe sürüklenecekler! «Tadın neymiş cehennemin dokunuşu!» diye.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O gün yüzleri üstü ateşte sürüklenecekler, «Cehennemin dokunuşunu tadın!» (denilecek).
Fizilal-il Kuran : O gün onlar yüzüstü sürüklenerek cehenneme atılırlar; «Ateşin vücudunuza değişini tadınız» diye.
Gültekin Onan : Ateşin içinde yüzükoyun sürüklenecekleri gün; "cehennemin dokunuşunu tadın" (denecek).
Hasan Basri Çantay : O gün onlar yüzleri üstü ateşde sürüklenirler. (Onlara) «Tadın cehennemin dokunuşunu» (denilir).
Hayrat Neşriyat : O gün yüzleri üstü ateşin içine sürüklenirler. (Onlara
`Sakarın (Cehennemin)dokunuşunu tadın!` (denilir.)
İbni Kesir : O gün, yüzleri üstü ateşe sürüldüklerinde: Tadın cehennemin tadını, denir.
Muhammed Esed : Yüzükoyun ateşe sürüklenecekleri o Gün (onlara denilecek
"Cehennem ateşinin dokunuşunu tadın bakalım şimdi!"
Ömer Nasuhi Bilmen : (48-49) O günde ki, yüzleri üzerine o ateş içinde sürükleneceklerdir. (Ve kendilerine) «Tadın cehennemin dokunuşunu!» denilecektir. Muhakkak ki, Biz her şeyi bir kader (muayyen bir ölçü) ile yarattık.
Ömer Öngüt : O gün yüzükoyun ateşe sürüklenirler. "Cehennemin dokunuşunu tadın!"
Şaban Piriş : O gün cehenneme yüzüstü sürüleceklerdir. -Tadın ateşin dokunuşunu!
Suat Yıldırım : O gün cehennemde yüzleri üstü süründürülürler ve kendilerine: "Tadın cehennemin temâsını!" denilir.
Süleyman Ateş : O gün yüzükoyun ateşe sürüklenecekler: "Cehennemin dokunuşunu tadın!" diye.
Tefhim-ul Kuran : Ateşin içinde yüzükoyun sürüklenecekleri gün: «Cehennemin dokunuşunu tadın» (denecek).
Ümit Şimşek : O gün yüz üstü ateşe sürüklenirler. Tadın bakalım, neymiş Cehennemin dokunuşu!
Yaşar Nuri Öztürk : O gün yüzleri üstüne ateşe sürüklenirler. "Cehennemin dokunuşunu tadın bakalım!"