Mearic Suresi 30
İllâ alâ ezvâcihim ev mâ meleket eymânuhum fe innehum gayru melûmîn(melûmîne).
1. illâ : hariç
2. alâ : ...a
3. ezvâci-him : onların zevceleri, hanımları
4. ev : veya
5. mâ meleket : sahip oldukları
6. eymânu-hum : onların elleri
7. fe : böylece, çünkü
8. inne-hum : muhakkak ki onlar
9. gayru : değil
10. melûmîne : kınananlar
İmam İskender Ali Mihr : Zevcelerine ve ellerinin arasında sahip olduklarına (cariyelerine karşı durumları) hariç. Çünkü muhakkak ki onlar, kınanmış değildir.
Diyanet İşleri : Ancak eşleri, yahut sahip oldukları cariyeleri başka. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ancak eşleri ve temellük ettikleri müstesnâ ve artık bu hususta da kınanmazlar onlar.
Adem Uğur : Ancak eşlerine ve cariyelerine karşı müstesna; çünkü onlar kınanmaz;
Ahmed Hulusi : Eşleri veyahut tasarrufları altındakiler müstesna! Çünkü onlar (bundan dolayı) kınanmazlar!
Ahmet Tekin : Ancak hanımları ve meşrû şekilde sahip oldukları, üzerlerinde meşrû hakları ve otoriteleri, kendileriyle düzgün insanî münasebetleri olan câriyeleriyle ilişkileri helâldir. Bundan dolayı onlar kınanamazlar.
Ahmet Varol : Ancak kendi eşleri ve ellerinin altındaki (cariyeleri) hariç. Şüphesiz onlar (bunlarla ilişkilerinden dolayı) kınanmazlar.
Ali Bulaç : Ancak kendi eşleri ya da sağ ellerinin malik olduğu başka; çünkü onlar (bunlardan dolayı) kınanmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Ancak zevcelerine ve cariyelerine müstesna... Çünkü onlar (bunlarda) kınanmazlar.
Bekir Sadak : (29-30) Esleri ve cariyeleri disinda, mahrem yerlerini herkesten koruyanlar, dogrusu bunlar yerilmezler.
Celal Yıldırım : (29-30) Eşlerine ve ellerinin sahip bulunduğu cariyelere karşı müstesna ki bunlara karşı kınanmazlar, iffetlerini koruyanlar,
Diyanet İşleri (eski) : (29-30) Eşleri ve cariyeleri dışında, mahrem yerlerini herkesten koruyanlar, doğrusu bunlar yerilmezler.
Diyanet Vakfi : (29-31) Irzlarını koruyanlar -ancak eşlerine ve cariyelerine karşı müstesna; çünkü onlar kınanmaz; bundan öteye (geçmek) isteyenler ise, onlar taşkınların ta kendileridir-;
Edip Yüksel : Ancak eşleri, yahut yeminlerinin/anlaşmalarının hak sahibi olduklari hariç; onlardan dolayı yerilmezler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ancak zevcelerine veya milki yemînlerine başka. Çünkü bunda levm olunmazlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ancak karılarına ve sahibi bulundukları cariyelere başka, çünkü bundan dolayı kınanmazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ancak zevcelerine ve cariyelerine karşı hariç. Çünkü onlara yaklaştıklarında kınanmazlar.
Fizilal-il Kuran : Yalnız eşlerine ya da ellerinin altında bulunan cariyelere karşı korumazlar. Bundan ötürü de onlar kınanmazlar.
Gültekin Onan : Ancak kendi eşleri ya da sağ ellerinin malik olduğu başka; çünkü onlar (bunlardan dolayı) kınanmazlar.
Hasan Basri Çantay : (29-30) Şunlar da (öyle): Karılarından, yahud sağ ellerinin mâlik olduklarından başkasına karşı utanacak yerlerini saklayanlar. Çünkü onlar (bunlar Hakkında) kınanmış değildirler.
Hayrat Neşriyat : Ancak kendi eşleri veya sâhib oldukları câriyelerine karşı (olan münâsebetleri)müstesnâ; çünki şübhesiz ki onlar, (bundan dolayı) kınanacak kimseler değildirler.
İbni Kesir : Ancak eşleri ve sağ ellerinin malik oldukları müstesna. Doğrusu onlar, bunun için kınanacak değildirler.
Muhammed Esed : eşleri; yani (nikah yoluyla) meşru şekilde sahip oldukları dışında (isteklerini frenleyenler,) çünkü ancak o zaman hiçbir kınamaya uğramazlar,
Ömer Nasuhi Bilmen : Zevcelerine veya mâlik bulundukları cariyelerine karşı müstesna, çünkü onlar kınanmış değildirler.
Ömer Öngüt : Ancak eşleri ve câriyeleri hariç. Doğrusu bunlar kınanamazlar.
Şaban Piriş : Eşleri veya meşru şekilde sahip oldukları hariç. Çünkü onlar, bu hususta kınanmazlar.
Suat Yıldırım : (29-30) Onlar edep yerlerini, eşleri ve cariyelerinden başkasından korurlar. Yalnız bunlarla münasebeti olanlar ayıplanamazlar.
Süleyman Ateş : Yalnız eşlerine ya da ellerinin altında bulunan (câriyelerin)e karşı (korumazlar. Bundan ötürü de) onlar kınanmazlar.
Tefhim-ul Kuran : Ancak kendi eşleri ya da sağ ellerinin malik olduğu başka; çünkü onlar (bunlardan dolayı) kınanmazlar.
Ümit Şimşek : Ancak eşlerine ve ellerinin altındakilere karşı müstesna-bunlar kınanmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Ancak onlar, eşleriyle, imkânlarının sahip olduğu şeyler konusunda kınanamazlar.
|