Nahl Suresi 59
Yetevârâ minel kavmi min sûi mâ buşşire bih(bihî), e yumsikuhu alâ hûnin em yedussuhu fît turâb(turâbi), e lâ sâe mâ yahkumûn(yahkumûne).
1. yetevârâ (vârâ) (te-vârâ) : gizlenir (gizledi, örttü) (gizlendi)
2. min el kavmi : kavimden
3. min sûi : kötülükten, kötülüğünden
4. mâ buşşire : müjdelenen şey
5. bi-hi : onunla
6. e yumsiku-hu (emseke) : onu tutsun mu (tuttu)
7. alâ hûnin : zelillikle
8. em yedussu-hu (desse) : yoksa onu gömsün mü (gömdü)
9. fî et turâbi : toprağın içine, toprağa
10. e lâ sâe : kötü değil mi
11. mâ yahkumûne : hükmettikleri (karar verdikleri) şey
İmam İskender Ali Mihr : Müjdelendiği şeyin kötülüğünden (dolayı) kavminden gizlenir. Onu zelillikle tutsun mu yoksa onu toprağa mı gömsün? Verdikleri hüküm ne kötü (öyle) değil mi?
Diyanet İşleri : Kendisine verilen kötü müjde (!) yüzünden halktan gizlenir. Şimdi onu, aşağılanmış olarak yanında tutacak mı, yoksa toprağa mı gömecek? Bak, ne kötü hüküm veriyorlar!
Abdulbaki Gölpınarlı : Müjdelendiği kötü şey yüzünden, kavminden gizlenir; onu horlukla yaşatacak mı, yoksa toprağa mı gömecek, buna dalar. Bilin ki hükmettikleri şey, ne de kötüdür.
Adem Uğur : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. Onu, aşağılık duygusu içinde yanında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün! Bakın ki, verdikleri hüküm ne kadar kötüdür!
Ahmed Hulusi : Kendisi ile müjdelendiği şeyin (ona göre) kötülüğünden (dolayı), halkından gizlenir. . . (Kız çocuğu oldu diye) horlanmayı göze alıp onu tutacak mı; yoksa onu toprağın içinde gizleyip saklayacak mı (diri diri toprağa mı gömecek)? Kesinlikle biline ki, hükmettikleri şey çok kötüdür!
Ahmet Tekin : Kendisine verilen bu kötü haberden dolayı kavminden gizlenir. Onu, aşağılık duygusu içinde yanında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün? Yazıklar olsun, verdikleri hüküm ne kadar kötüdür.
Ahmet Varol : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı topluluktan gizlenir. Aşağılığa katlanıp onu tutsun mu yoksa toprağa mı gömsün? Bak ne kadar kötü hüküm veriyorlar!
Ali Bulaç : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı topluluktan gizlenir; onu aşağılanarak tutacak mı, yoksa toprağa gömecek mi? Bak, verdikleri hüküm ne kötüdür?
Ali Fikri Yavuz : Verilen müjdenin bıraktığı kötü tesirle utanıp kavminden gizleniyor; acaba o çocuğu zillet ve horluğa katlanarak saklayacak mı, yoksa toprağa mı gömecek? Bak ki, hüküm verdikleri şeyler ne kötü!...
Bekir Sadak : Kendisine verilen kotu mujde yuzunden, halktan gizlenmeye calisir; onu utana utana tutsun mu, yoksa tapraga mi gomsun? Ne kotu hukmediyorlar!
Celal Yıldırım : Kendisine verilen o kötü müjdeden dolayı kavminden gizlenmeye çalışır: Ancak (gönüllü) görünmeye katlanıp onu tutacak mı, yoksa toprağa gömerek gizleyecek mi ? (Bir bak) ne fena yargıda bulunuyorlar!
Diyanet İşleri (eski) : Kendisine verilen kötü müjde yüzünden, halktan gizlenmeye çalışır; onu utana utana tutsun mu, yoksa toprağa mı gömsün? Ne kötü hükmediyorlar!
Diyanet Vakfi : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. Onu, aşağılık duygusu içinde yanında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün! Bakın ki, verdikleri hüküm ne kadar kötüdür!
Edip Yüksel : Kendisine müjdelenen `kötülükten` utanarak halkından kendini gizlemeye çalışır. Şimdi onu utana utana tutsun mu, yoksa toprağa mı gömsün! Ne kötü yargıda bulunuyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Verilen müjdenin sui te`siriyle kavminden gizleniyor, hakaret üzere onu tutacak mı? Yoksa toprağa mı gömecek? Bak ne fena hukümler veriyorlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Verilen müjdenin kötü etkisiyle kavminden gizleniyor. Onu, hakarete katlanıp sağ mı bırakacak, yoksa toprağa mı gömecek? Bak, ne fena hükümler veriyorlar!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kendisine verilen müjdenin kötülüğü, dolayısıyla kavminden gizlenir. Şimdi acaba o çocuğu zillet ve horluğa katlanarak saklayacak mı? Yoksa toprağa mı gömecek? Dikkat edin verdikleri hüküm ne kötüdür!
Fizilal-il Kuran : Aldığı kara haberden dolayı tanıdıklarına görünmekten kaçınır. Aşağılanmaya katlanarak onu alıkoysun mu, yoksa toprağa mı gömsün diye düşünür. Baksana, ne kötü hüküm veriyorlar!
Gültekin Onan : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı topluluktan gizlenir; onu aşağılanarak tutacak mı, yoksa toprağa gömecek mi? Bak, verdikleri hüküm ne kötüdür?
Hasan Basri Çantay : Verilen müjdenin te`siriyle kavmden gizlenir. O (doğa) nı (sağ bırakıb) hakaaretle mi tutacak, yoksa onu toprağa mı gömecek (kendi kendine düşünür) Bak, hükmedegeldikleri (bu) şey ne kötüdür!
Hayrat Neşriyat : Kendisine verilen (müjden)in (kendince) kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. Onu zillet altında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün (diye düşünür)! Bak, hükmediyor oldukları şey ne kötüdür!
İbni Kesir : Kendisine verilen kötü müjde yüzünden halktan gizlenmeye çalışır. Utana utana onu tutsun mu, yoksa toprağa mı gömsün? Bakın ne kötü hükmediyorlar.
Muhammed Esed : kendisine verilen bu kötü müjdeden ötürü -bu zillete/bu küçük düşmeye rağmen, şimdi onu acaba tutsun mu, yoksa toprağa mı gömsün (diye düşünerek)- kıyı bucak insanlardan kaçar. Yazıklar olsun, izledikleri düşünce tarzı ne kadar kötü!
Ömer Nasuhi Bilmen : Müjdelendiği şeyin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. Onu zillet üzere tutacak mı, yoksa onu toprağa mı gömecek? diye düşünürdü. Bak ne fena şey ile hükmediyorlar!
Ömer Öngüt : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenmeye çalışır. O çocuğu utanç içinde yanında mı tutsun, yoksa toprağa mı gömsün? Dikkat edin, verdikleri hüküm ne kadar kötü!
Şaban Piriş : Kendisine verilen kötü müjdeden dolayı halktan gizlenmeye çalışır. Utana utana onu tutsun/yaşatsın mı; yoksa toprağa mı gömsün? Dikkat et, verdikleri hüküm ne kötüdür!
Suat Yıldırım : Müjdelendiği bu kötü haberin etkisiyle utanıp eşinden dostundan saklanmaya çalışır.Şimdi ne yapsın:Hor, hakir, itilip kakılan bir bela olarak onu hayatta mı bıraksın, yoksa toprağa mı gömsün, ne yapsın? diye kara kara düşünür!Dikkat ediniz, ne fena hükümlerdi verdikleri bu hükümler!
Süleyman Ateş : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı kavminden gizlenir. (Şimdi ne yapsın) onu, hakaretle tutsun mu yoksa onu toprağa mı gömsün! Bak, ne kötü hüküm veriyorlar!
Tefhim-ul Kuran : Kendisine verilen müjdenin kötülüğünden dolayı topluluktan gizlenir; onu aşağılanarak tutacak mı, yoksa toprağa gömecek mi? Bak, verdikleri hüküm ne kötüdür?
Ümit Şimşek : Kendisine verilen müjdenin utancıyla kavminden saklanır. Zilletine katlanıp onu elinde mi tutsun, yoksa toprağa mı gömsün? Bakın, ne kötü birşeye hükmediyorlar!
Yaşar Nuri Öztürk : Kendisine muştulananın utancından ötürü toplumdan gizlenir. Hakaret/eziklik üzere tutsun mu onu yoksa toprağın bağrına mı gömsün onu. Bakın ne kötü hüküm veriyorlar!
|