Rad Suresi 13
Ve yusebbihur radu bi hamdihî vel melâiketu min hîfetih(hîfetihî), ve yursilus savâıka fe yusîbu bihâ men ye?âu ve hum yucâdilûne fillâh(fillâhi), ve huve ?edîdul mihâl(mihâli).
1. ve yusebbihu : ve tesbih ederler
2. er ra`du : gök gürültüsü
3. bi hamdi-hi : onu hamd ile
4. ve el melâiketu : ve melekler
5. min hîfeti-hi : onun korkusundan
6. ve yursilu : ve gönderir
7. es savâıka : yıldırımlar
8. fe yusîbu : böylece isabet ettirir
9. bi-hâ : onu
10. men yeşâu : dilediği kimse
11. ve hum : ve onlar
12. yucâdilûne : mücâdele ediyorlar
13. fîllâhi (fî allâhi) : Allah hakkında
14. ve huve : ve o
15. şedîdu : şiddetli, çok kuvvetli
16. el mihâli : mukavemet edilemeyen, dayanılmaz, karşı koyulmaz
İmam İskender Ali Mihr : Gök gürültüsü ve melekler, O`nu, hamd ile ve O`nun (Allah`ın) korkusundan tesbih ederler. Ve yıldırımları, O gönderir. Böylece onlar, Allah hakkında mücâdele ederlerken, dilediği kimseye onu isabet ettirir. Ve O, karşı koyulması mümkün olmayandır.
Diyanet İşleri : Gök gürlemesi Ona hamd ederek tespih eder. Melekler de Onun korkusundan tespih ederler. O, yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında mücadele ediyorlar. Hâlbuki O, azabı çok şiddetli olandır.
Abdulbaki Gölpınarlı : Gök gürültüsü, hamdederek tenzîh eder onu, melekler de korkularından tenzîh ederler ve yıldırımları yollar da dilediğine isâbet ettirir ve hâlâ da onlar, Allah hakkında çekişip dururlar ve onun birdenbire gelen azâbı pek kuvvetlidir, pek çetin.
Adem Uğur : Gök gürültüsü Allah`ı hamd ile tesbih eder. Melekler de O`nun heybetinden dolayı tesbih ederler. Onlar, Allah hakkında mücâdele edip dururken O, yıldırımlar gönderip onlarla dilediğini çarpar. Ve O, azabı pek şiddetli olandır.
Ahmed Hulusi : Ra`d (gök gürültüsü - İnsan-ı Kâmil`in düşünsel boyutta keşfettikleri {salsal-i ceres, Abdülkerîm Ciylî, İnsan-ı Kâmil}) O`nun Hamdı olarak tespih eder; Melekler (kâinatta - insanda mevcut kuvveler) ise O`nun hükümranlığı altında (tespih eder - kulluklarını yerine getirir). . . Onlar, Allâh hakkında (benlikten kaynaklanan fikirle) mücadele edip dururlarken; (O) yıldırımları (hakikati bilgisinin çarpmasını) irsâl eder de, onlarla, dilediğine bunu yaşatır! O, Şediyd ül Mıhal`dır (şiddetle uygulanan Sünnetullah sistemi vardır; değiştirilmesi müdahale edilmesi mümkün olmayan).
Ahmet Tekin : Gök gürültüsü hamd ile Allahı tesbih eder. Melekler de onun heybetinden dolayı onu tesbih ederler. Onlar Allah ile ilgili konularda tartışırlarken, O yıldırımlar gönderir, sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri yıldırımlarla çarpar. Allahın kuvveti, tedbiri ve takdiri çok muhkemdir.
Ahmet Varol : Gök gürültüsü övgüsüyle melekler de O`na olan korkularından O`na tesbih ederler. O, yıldırımlar göndererek onları dilediğine çarpar. Onlar Allah hakkında tartışmaya giriyorlar. Oysa O azaplandırması (darbesi) pek çetin olandır.
Ali Bulaç : Gök gürültüsü O`nu hamd ile, melekler de O`na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Allah hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır.
Ali Fikri Yavuz : Gök gürültüsü, Allaha hamd ile, Melekler de, Allahdan korkarak tesbîh ederler. Allah yıldırımlar gönderip onunla dilediğini çarpar. Böyle iken, o kâfirler, hadlerini bilmezler de Allah hakkında mücadele ederler. Halbuki Allahın karşılık darbesi pek şiddetlidir.
Bekir Sadak : O`nu, gok gurlemesi hamd ile, melekler de korkularindan tesbih ederler. Onlar pek kuvvetli olan Allah hakkinda cekisirken, O, yildirimlari gonderir de onlarla diledigini carpar.
Celal Yıldırım : Ra`d = gök gürlemesi hamd ile, melekler ise (ilâhî kudretin, azamet ve yüceliğinin) korkusundan tesbîh ederler. Onlar, Allah hakkında tartışıp sürtüşürlerken. O, yıldırımlar gönderir de, onu dilediğine dokundurur. Oysa O, çekişme ve ceza vermekte çok şiddetlidir.
Diyanet İşleri (eski) : O`nu, gök gürlemesi hamd ile, melekler de korkularından tesbih ederler. Onlar pek kuvvetli olan Allah hakkında çekişirken, O, yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar.
Diyanet Vakfi : Gök gürültüsü Allah`ı hamd ile tesbih eder. Melekler de O`nun heybetinden dolayı tesbih ederler. Onlar, Allah hakkında mücâdele edip dururken O, yıldırımlar gönderip onlarla dilediğini çarpar. Ve O, azabı pek şiddetli olandır.
Edip Yüksel : Gök gürlemesi O`nu överek, melekler de O`nu saygıyla yüceltirler. O, yıldırımları gönderir ve dilediğini onlarla çarpar. Onlar hâlâ ALLAH hakkında tartışıyorlar. O, dayanılmaz güce sahiptir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ra`d hamdile tesbih eyler, Melekler de korkusundan, ve saıkalar gönderir de onunla dilediğini çarpar, onlarsa Allah hakkında mücadele ediyorlardır, halbuki onun muhavvilesi çok şiddetlidir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Gök gürültüsü O`na hamd ile tesbih eder; melekler de korkusundan. Yıldırımlar gönderir de onunla dilediğini çarpar; onlar ise Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Oysa O`nun gücü çok şiddetlidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gök gürültüsü O`na hamd ile, melekler de O`nun korkusundan dolayı O`nu tesbih ederler. O yıldırımlar gönderir, onunla dilediğini çarpar. Onlar Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Oysa Allah`ın çarpması pek çetindir.
Fizilal-il Kuran : O`nu gök gürültüsü övgü ile ve melekler korku içinde tesbih ederler, noksanlıklardan uzak tutarlar. O yıldırımlar salarak bunlarla dilediklerini çarpar. Allah`ın sillesi son derece sert olduğu halde, onlar O`nun hakkında tartışıyorlar.
Gültekin Onan : Gök gürültüsü O`nu hamd ile melekler de O`na olan korkularından tesbih ederler... O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Tanrı hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır.
Hasan Basri Çantay : Gök gürültüsü Onu (ya`ni Allâhı) hamd ile, melekler de Ondan korkusuna tesbîh eder (ler). O, yıldırımlar gönderib onunla kimi dilerse çarpar, öldürür. Halbuki onlar Allah hakkında mücâdele edib duruyorlardır. O, kudret ve azabından çetindir.
Hayrat Neşriyat : Ve ra`d (gök gürültüsü) Ona hamd ile (tesbîh ederken), melekler de Onun korkusundan (yine Onu) tesbîh eder(ler)! Hem (O,) yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar; böyleyken onlar (hâlâ) Allah hakkında mücâdele ediyorlar! Hâlbuki O,(düşmanlarına karşı) azâbı pek şiddetli olandır.
İbni Kesir : Gökgürültüsü; hamd ile, melekler de korku ile O`nu tesbih eder. O, yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Halbuki onlar; Allah hakkında tartışıyorlardı. O, kudretinde pek çetin olandır.
Muhammed Esed : gök gürlemesi O`nun sınırsız kudret ve yüceliğini övgüyle anmakta; melekler de korku ve sakınma içinde bunu yapmaktalar. Ve O yıldırımları gönderip onlarla dilediğini çarpmaktadır. (Hal böyleyken) onlar yine de Allah hakkında tartışıp duruyorlar; hem de O(`nun), kavranamaz ince ve derin planını gerçekleştirmek için sınırsız bir kudrete sahip olduğu ortada olduğu halde!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve gök gürlemesi O`na hamd ile, melekler de O`nun korkusundan tesbihte bulunurlar. Ve yıldırımları gönderir, onları dilediğine hemen isabet ettirir. Böyle iken o kâfirler Allah hakkında mücadelede bulunurlar. Halbuki, O`nun kuvveti pek şiddetlidir.
Ömer Öngüt : Gök gürültüsü Allah`ı hamd ile, melekler de korkusundan O`nu tesbih ederler. Yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Halbuki O kudreti pek çetin olandır.
Şaban Piriş : Gök gürültüsü hamd ederek, melekler de korku ile Onu tenzih ederler. Onlar Allah hakkında tartışırlarken; O, yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. O, şiddetle cezalandırandır.
Suat Yıldırım : Gök gürlemesi hamd ile Onu takdis ve tenzih eder. Melekler de duydukları saygıdan ötürü Onu takdis ve tenzih ederler. O yıldırımlar gönderir, onlarla dilediği kimseleri çarpar. Durum bu iken onlar hâlâ Allah hakkında birbirleriyle tartışıp, ileri geri konuşurlar. Halbuki Onun cezası pek çetindir.
Süleyman Ateş : Gök gürültüsü, övgüsüyle, melekler de korkusundan O`nu tesbih ederler. Yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Allâh`ın tuzağı (cezâsı) pek çetin olduğu halde, onlar hâlâ O`nun hakkında tartışmaktadırlar.
Tefhim-ul Kuran : Gök gürültüsü O`nu hamd ile, melekler de O`na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Allah hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır.
Ümit Şimşek : Gök gürültüsü hamd ile, melekler Allah korkusuyla Onu tesbih eder. O, yıldırımlar gönderir de dilediğini onunla çarpar. Onlar ise hâlâ Allah hakkında tartışıp duruyorlar. Halbuki Allah`ın cezası pek çetindir.
Yaşar Nuri Öztürk : Gök gürültüsü O`nu hamd ile tespih eder; melekler de O`ndan ürpererek... Yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Allah, tuzak kuranların hilelerini başlarına geçirmede çok güçlü olduğu halde, onlar O`na karşı mücadele edip duruyorlar.
|