Sad Suresi 70
İn yûhâ ileyye illâ ennemâ ene nezîrun mubîn(mubînun).
1. in : ancak, sadece
2. yûhâ : vahyolunuyor
3. ileyye : bana
4. illâ : sadece, den başka
5. ennemâ : olduğu
6. ene : ben
7. nezîrun : nezir, uyarıcı
8. mubînun : apaçık
İmam İskender Ali Mihr : Benim sadece apaçık bir nezir (uyarıcı) olduğum bana vahyolunuyor.
Diyanet İşleri : Bana ancak, benim sadece bir uyarıcı olduğum vahyediliyor.
Abdulbaki Gölpınarlı : Bana vahyedilmede ve ben, ancak apaçık bir korkutucuyum.
Adem Uğur : Ben ancak apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahyolunuyor.
Ahmed Hulusi : "Bana vahyolan yalnızca apaçık bir uyarıcı olduğum!"
Ahmet Tekin : `Ben ancak, sorumluluk, hesap ve cezanın varlığını açıklayan apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahiy geliyor.`
Ahmet Varol : Bana ancak benim apaçık bir uyarıcı olmamdan dolayı (bunlar) vahyediliyor.`
Ali Bulaç : "Bana ancak, yalnızca apaçık bir uyarıcı olduğum vahyolunmaktadır."
Ali Fikri Yavuz : Fakat ben, açık olarak korkutan bir peygamber olduğum içindir ki, (Adem hakkında meleklerin çekişmesine dair) o ilim bana vahyolunuyor.
Bekir Sadak : "Bana sadece vahyolunuyor; dogrusu ben ancak apacik bir uyariciyim.»
Celal Yıldırım : Bana ancak ve sadece vahyolunmaktadır. Ben ancak açık bir uyarıcıyım.
Diyanet İşleri (eski) : `Bana sadece vahyolunuyor; doğrusu ben ancak apaçık bir uyarıcıyım.`
Diyanet Vakfi : Ben ancak apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahyolunuyor.
Edip Yüksel : `Apaçık bir uyarıcı olduğum için bana vahyediliyor.`
Elmalılı Hamdi Yazır : Fakat ben açık inzar edecek bir Peygamber olduğum içindir ki o ılm bana vahy olunuyor
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Fakat ben açık bir uyarıcı olduğum için o bilgi bana vahyolunuyor.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Ancak ben açıktan açığa korkutmakla görevli olduğum için o bilgi bana vahyediliyor.»
Fizilal-il Kuran : Ben gelecek tehlikeleri apaçık uyarıcı olduğum içindir ki, bana vahy olunuyor.
Gültekin Onan : "Bana ancak, yalnızca apaçık bir uyarıcı olduğum vahyolunmaktadır."
Hasan Basri Çantay : «Ben ancak gelecek tehlikeleri apaçık haber verici (bir peygamber) olduğum içindir ki (o ilim) bana vahy olunuyor».
Hayrat Neşriyat : `Doğrusu ben ancak apaçık bir korkutucu (peygamber) olduğum için bana vahyediliyor.`
İbni Kesir : Bana, sadece vahyolunur. Ben, ancak apaçık bir uyarıcıyım.
Muhammed Esed : o, (Allah) tarafından bana vahyedilmemiş olsaydı ben de (size) apaçık bir uyarıda bulunamazdım!"
Ömer Nasuhi Bilmen : (70-71) «Bana vahyolunmuyor, ancak ben şüphe yok bir apaçık korkutucu olduğum için (vahyolunuyor).» Ve yâd et o zamanı ki, Rabbin meleklere demişti ki: «Şüphe yok, Ben çamurdan bir beşer yaratıcıyım.»
Ömer Öngüt : Bana sadece vahyolunmaktadır. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım. "
Şaban Piriş : Bana, apaçık bir uyarıcı olmamdan başka bir şey vahyolunmuyor.
Suat Yıldırım : Şu var ki: Bana sadece, açıkça uyarmak için gönderilen bir elçi olduğum vahyolunuyor."
Süleyman Ateş : "Ben ancak apaçık bir uyarıcı olduğum için (bu bilgi) bana vahyediliyor."
Tefhim-ul Kuran : «Bana ancak, benim yalnızca apaçık bir uyarıcı korkutucuyum diye vahyolunmaktadır.»
Ümit Şimşek : Yalnız, ben apaçık bir uyarıcı olduğum için, bunlar bana vahyolunuyor.
Yaşar Nuri Öztürk : "Bana, sadece açık bir uyarıcı olduğum vahyediliyor."
|