Suara Suresi 6
Fe kad kezzebû fe seyetîhim enbâu mâ kânû bihî yestehziûn(yestehziûne).
1. fe : böylece
2. kad : olmuştu
3. kezzebû : yalanladılar
4. fe : böylece, bundan sonra, fakat
5. seye`tî-him : onlara gelecek
6. enbâu (nebe) : haberler (haber)
7. mâ : şey
8. kânû : oldular
9. bihî : onunla
10. yestehziûne : alay ederler
İmam İskender Ali Mihr : Böylece onlar yalanladılar. Fakat alay etmiş oldukları şeyin haberleri onlara yakında gelecek.
Diyanet İşleri : Onlar (Allahın âyetlerini) yalanladılar, fakat alay edegeldikleri şeylerin haberleri başlarına gelecek.
Abdulbaki Gölpınarlı : Gerçekten de yalanladılar, artık yakında alay ettikleri şeyin haberleri gelip çatacak onlara.
Adem Uğur : Üstelik (ona) "yalandır" derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.
Ahmed Hulusi : Gerçekten yalanladılar! Alay edegeldikleri şeyin haberleri, kendilerine yakında gelecektir.
Ahmet Tekin : Üstelik onu, Kurânı yalanladılar. Onlara alay edip durdukları şeyin gücünün, kendilerine getireceği sıkıntı ile ilgili haberler, yakında, dünyada da, âhirette de başlarına gelecek.
Ahmet Varol : Onlar yalanladılar; (ancak) alaya aldıkları şeyin haberleri kendilerine gelecektir.
Ali Bulaç : Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu yaptıkları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.
Ali Fikri Yavuz : Onlar, ısrarla Peygamberi ve Kuranı yalanladılar. Fakat o istihza ettikleri Kuranın dehşetli (azab) haberi kendilerine yakında gelecektir. (Bedir savaşında veya kıyamette perişan olacaklardır).
Bekir Sadak : Evet, yalanladilar; alay edip durduklari seylerin haberleri kendilerine ulasacaktir.
Celal Yıldırım : Cidden (onu) yalanladılar. Alaya aldıkları hususların haberi kendilerine gelecektir.
Diyanet İşleri (eski) : Evet, yalanladılar; alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine ulaşacaktır.
Diyanet Vakfi : Üstelik (ona) «yalandır» derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.
Edip Yüksel : Yalanladıkları için, eğlenceye aldıkları şeylerin haberleri kendilerine ulaşacaktır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Evet tekzib etmekteler, fakat onlara o istihza ettikleri şeyin müdhiş haberleri gelecek
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Evet, yalanlamaktalar; fakat onlara alay edip durdukları şeyin dehşet veren haberleri gelecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Üstelik (ona) «yalandır» dediler; fakat onlara alay edip durdukları şeyin haberleri yakında gelecektir.
Fizilal-il Kuran : Onlar yalanladılar. Fakat, alay konusu ettikleri gerçeklerin somut olayları ile yakında yüzyüze geleceklerdir.
Gültekin Onan : Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu yaptıkları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.
Hasan Basri Çantay : Şimdi (kat`î suretde) tekzîb etdiler. (Fakat) istihza edegeldikleri (hakıykatların mühim) haberleri yakında onlara gelecekdir.
Hayrat Neşriyat : Üstelik (onu) gerçekten yalanladılar; fakat kendisiyle alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine yakında gelecektir.
İbni Kesir : Onlar, gerçekten yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine yakında gelecektir.
Muhammed Esed : Nitekim, işte (bu mesajı da) yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeyin tahakkuku yakında bütün açıklığıyla onların karşısına çıkarılacak!
Ömer Nasuhi Bilmen : Muhakkak ki, tekzîp ettiler. Artık kendisiyle istihzâda bulundukları şeyin haberleri kendilerine yakında gelecektir.
Ömer Öngüt : Üstelik yalanladılar. Fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında kendilerine gelecektir.
Şaban Piriş : Onlar, inkar ettiler; ama, alay ettikleri şeyin haberleri onlara gelecektir.
Suat Yıldırım : Nitekim işte bu mesajı da yalan saydılar, ama alay edip durdukları Kurânın bildirdiği olaylar, yakında başlarına gelince, alay etmenin ne demek olduğunu anlayacaklardır.
Süleyman Ateş : Yalanladılar ama, alay edip durdukları şeyin haberleri, yakında kendilerine gelecektir.
Tefhim-ul Kuran : Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu edinmekte oldukları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.
Ümit Şimşek : İşte yine yalanladılar. Ancak alaya aldıkları şeyin haberi yakında onlara ulaşacaktır.
Yaşar Nuri Öztürk : Yemin olsun, yalanladılar ama yakında gelecektir onlara alaya alıp durdukları şeyin haberleri.
|