Kâlû bel vecednâ âbâenâ kezâlike yefalûn(yefalûne).
1. kâlû : dediler
2. bel : hayır
3. vecednâ : biz bulduk
4. âbâe-nâ : (bizim) babalarımız
5. kezâlike : böyle
6. yef`alûne : yapıyorlar
İmam İskender Ali Mihr : Hayır, babalarımızı böyle yapıyor (ibadet ediyor) bulduk. dediler.
Diyanet İşleri : Hayır, ama biz babalarımızı böyle yaparken bulduk dediler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Hayır dediler, atalarımızı böyle bulduk, böyle yapıyordu onlar.
Adem Uğur : Şöyle cevap verdiler: Hayır, ama biz babalarımızı böyle yapar bulduk.
Ahmed Hulusi : Dediler ki: "Hayır! Fakat atalarımızı bunu uygular bulduk (biz de taklit ediyoruz onları)!"
Ahmet Tekin : Onlar:
`Ama biz babalarımızı böyle yaparlarken gördük` dediler.
Ahmet Varol : `Hayır. Ama atalarımızın böyle yaptıklarını gördük` dediler.
Ali Bulaç : "Hayır" dediler. "Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk."
Ali Fikri Yavuz : Dediler ki: - Hayır (bize cevab vermezler, fayda ve zararları da dokunmaz), ancak biz, babalarımızı böyle yapıyorlar bulduk.
Bekir Sadak : «ayir ama, babalarimizi da bu sekilde ibadet ederken bulduk» demislerdi.
Celal Yıldırım : «Hayır, biz babalarımızı böyle yaparlarken bulduk» dediler.
Diyanet İşleri (eski) : `Hayır ama, babalarımızı da bu şekilde ibadet ederken bulduk` demişlerdi.
Diyanet Vakfi : Şöyle cevap verdiler: Hayır, ama biz babalarımızı böyle yapar bulduk.
Edip Yüksel : `Hayır; ancak biz atalarımızın böyle yaptıklarını gördük,` dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yok dediler: atalarımızı bulduk, böyle yapıyorlardı
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Hayır, biz atalarımızı böyle yaparken bulduk, dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Yok, dediler, ama biz babalarımızı böyle yapar bulduk.»
Fizilal-il Kuran : Onlar, «Hayır ama, atalarımızın böyle yaptıklarını gördük» dediler.
Gültekin Onan : "Hayır" dediler. "Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk."
Hasan Basri Çantay : Dediler ki: «Hayır, biz babalarımızı böyle bulduk (onlar da) böyle yapıyorlar (dı)».
Hayrat Neşriyat : (Onlar
`Hayır! (Biz) atalarımızı böyle yapar bulduk` dediler.
İbni Kesir : Demişlerdi ki: Hayır. Atalarımızı böyle yapar gördük.
Muhammed Esed : "Ama" diye çıkıştılar, "biz atalarımızı da bunu yapıyor gördük!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Dediler ki: «Yok, biz babalarımızı böylece yaparlar bulduk.»
Ömer Öngüt : Dediler ki: Hayır, amma biz atalarımızın da böyle yaptıklarını gördük.
Şaban Piriş : -Hayır, dediler. Atalarımızı böyle yapıyor bulduk.
Suat Yıldırım : "Yook!" dediler, "ama atalarımızı böyle bir uygulama içinde bulduk, biz de onu benimsedik."
Süleyman Ateş : "Hayır, ama babalarımızın böyle yaptıklarını gördük, (onun için biz de böyle yapıyoruz)." dediler.
Tefhim-ul Kuran : «Hayır» dediler. «Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk.»
Ümit Şimşek : Onlar `Biz atalarımızı böyle yapar halde bulduk` dediler.
Yaşar Nuri Öztürk : Dediler: "Hayır! Ancak atalarımızı böyle yapar halde bulduk."