Tur Suresi 47
Ve inne lillezîne zalemû azâben dûne zâlike ve lâkinne ekserehum lâ yalemûn(yalemûne).
1. ve inne : ve muhakkak
2. li ellezîne zalemû : zalimlere, zulmedenlere
3. azâben : azap
4. dûne zâlike : bundan başka vardır
5. ve lâkinne : ve lâkin, ancak
6. eksere-hum : onların çoğu
7. lâ ya`lemûne : bilmiyorlar, bilmezler
İmam İskender Ali Mihr : Ve muhakkak ki zulmedenler için, bundan başka bir azap daha vardır ve lâkin onların çoğu bilmezler.
Diyanet İşleri : Şüphesiz zulmedenlere bundan başka bir azap daha var. Fakat onların çoğu bilmezler.
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve şüphe yok ki zulmedenlere, bundan başka azap da var ve fakat çoğu bilmez.
Adem Uğur : Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki o zâlim olanlara oradakinden önce de bir azap vardır! Ne var ki onların çoğunluğu bilmezler.
Ahmet Tekin : Baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri kısıtlayan, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zalimlere, müşriklere haksızlık edenlere, günahı, isyanı, Kurândaki hükümleri inkârı alışkanlık haline getirenlere, âhiret azâbından önce korku zillet, açlık, hastalık, deprem, âfet gibi bir azap daha vardır. Fakat çokları bunun farkında değil.
Ahmet Varol : Şüphesiz zalimler için bundan önce de bir azap var. Ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Bulaç : Şüphesiz zulmedenlere bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak ki o zalimlere (kâfirlere), bundan (ahiret azabından) önce de (kabirde veya Bedir savaşında) bir azab var; fakat pek çokları bilmezler.
Bekir Sadak : Zulmedenlere, suphesiz, bundan baska da azap vardir; fakat onlarin cogu bilmezler.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki, zâlimler için bundan başka da azâb vardır. Ama çoğu bunu bilmezler.
Diyanet İşleri (eski) : Zulmedenlere, şüphesiz, bundan başka da azap vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi : Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.
Edip Yüksel : Zulmedenlere bunun dışında bir ceza daha vardır, fakat çokları bilmezler.
Elmalılı Hamdi Yazır : O zulmedenlere ondan beride de bir azâb vardır velâkin pek çokları bilmezler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O zulmedenlere bundan başka da bir azap vardır. Fakat pek çokları bilmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şüphesiz o zulmedenlere ondan başka da azab vardır. Fakat çokları bilmezler.
Fizilal-il Kuran : Zulmedenlere, şüphesiz bundan başka da azab vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
Gültekin Onan : Şüphesiz zulmedenlere bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Hasan Basri Çantay : Muhakkak ki o zulmedenlere bundan evvel de bir azâb var. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.
Hayrat Neşriyat : Ve şübhesiz ki o zulmedenlere, bundan başka (dünyada da) bir azab vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
İbni Kesir : Muhakkak ki o zulmedenlere; bundan başka da azab vardır. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
Muhammed Esed : Gerçek şu ki zulüm işlemeye şartlanmış olanları, (öteki dünyadaki korkunç azaptan) daha yakın bir azap beklemektedir ama çoğu bunun farkında değil.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve şüphe yok ki, zulmedenler için ondan mukaddem bir azab da vardır. Velâkin onların birçokları bilmezler.
Ömer Öngüt : Ve o zulmedenlere şüphe yok ki bundan başka da azap vardır. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
Şaban Piriş : Zalimler için bundan başka da azap vardır, fakat onların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım : Muhakkak ki o zalimlere bundan başka azap da vardır; fakat onların çoğu bunu bilmezler.
Süleyman Ateş : Zulmedenlere, bundan başka bir azâb da vardır. Fakat çokları bilmezler.
Tefhim-ul Kuran : Hiç şüphe yok, zulmetmekte olanlara, bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ümit Şimşek : Zulmedenler için ondan önce bir azap daha vardır; lâkin çoğu bilmiyor.
Yaşar Nuri Öztürk : Zulmedenler için bundan başka bir azap da vardır. Fakat onların çokları bilmiyorlar.
|