Vakia Suresi 71
E fe reeytumun nârelletî tûrûn(tûrûne).
1. e : mi
2. fe : o halde, bundan başka, ayrıca
3. reeytum(u) : siz gördünüz
4. en nâre : ateş
5. elletî : o ki, ki o
6. tûrûne : ateş yakıyorsunuz
İmam İskender Ali Mihr : Ayrıca o yaktığınız ateşi gördünüz mü?
Diyanet İşleri : Tutuşturduğunuz ateşe ne dersiniz?!
Abdulbaki Gölpınarlı : Görmez misiniz çakmakla çakıp yaktığınız ateşi?
Adem Uğur : Söyleyin şimdi bana, tutuşturmakta olduğunuz ateşi,
Ahmed Hulusi : Çakarak (ağaçtan) çıkardığınız o ateşi gördünüz mü?
Ahmet Tekin : Çakarak, sürterek yaktığınız ateş üzerinde hiç düşündünüz mü?
Ahmet Varol : Yaktığınız ateşi gördünüz mü?
Ali Bulaç : Şimdi yakmakta olduğunuz ateşi gördünüz mü?
Ali Fikri Yavuz : Şimdi çakıp yakmakta olduğunuz ateşi bana haber verin:
Bekir Sadak : (71-72) Soyleyin; yaktiginiz atesin agacini var eden sizler misiniz, yoksa onu Biz mi var ederiz?
Celal Yıldırım : Ya yaktığınız ateşe ne dersiniz ?
Diyanet İşleri (eski) : (71-72) Söyleyin; yaktığınız ateşin ağacını var eden sizler misiniz, yoksa onu Biz mi var ederiz?
Diyanet Vakfi : Söyleyin şimdi bana, tutuşturmakta olduğunuz ateşi,
Edip Yüksel : Yakmakta olduğunuz ateşe dikkat ettiniz mi?
Elmalılı Hamdi Yazır : bir de gördünüz mü o çakdığınız ateşi?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de o çaktığınız ateşi gördünüz mü?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yaktığınız ateşi gördünüz mü?
Fizilal-il Kuran : Tutuşturduğunuz ateşi görüyor musunuz?
Gültekin Onan : Şimdi yakmakta olduğunuz ateşi gördünüz mü?
Hasan Basri Çantay : Şimdi bana (yeşil bir ağacdan) çakmakda olduğunuz ateşi söyleyin.
Hayrat Neşriyat : Peki söyleyin bana, (dallarını birbirine sürterek) çakmakta olduğunuz ateşi!
İbni Kesir : Söyleyin bana, şimdi çakmakta olduğunuz ateşi,
Muhammed Esed : Hiç tutuşturduğunuz ateşi düşündünüz mü?
Ömer Nasuhi Bilmen : (69-71) Onu buluttan siz mi indirdiniz, yoksa indiriciler Bizler miyiz? Eğer dilese idik onu acı bir su yapardık. Artık şükretmeli değil misiniz? Sonra gördünüz mü o ateşi ki, çakıverirsiniz?
Ömer Öngüt : Söyleyin şimdi bana, çakmakta olduğunuz ateşi!
Şaban Piriş : -Çaktığınız ateşi gördünüz mü?
Suat Yıldırım : Peki, yakmakta olduğunuz ateşe ne dersiniz?
Süleyman Ateş : (İki dalı birbirine sürterek) Çıkardığınız ateşi gördünüz mü?
Tefhim-ul Kuran : Şimdi yakmakta olduğunuz ateşi gördünüz mü?
Ümit Şimşek : Gördünüz mü tutuşturduğunuz ateşi?
Yaşar Nuri Öztürk : Çakıp çakıp çıkardığınız o ateşi gördünüz mü?
|