bu yazıda inşallah yusuf suresi`nin insan üzerindeki olası etkilerinden ve işaret etmiş olabileceği potansiyel gerçeklerden birinden söz edeceğiz, en doğrusunu Allah bilecektir elbette.
bildiğiniz gibi
yusuf suresi yoğun bir şekilde yusuf peygamberin hayatını anlatmasıyla karakteristik ve oldukça bütünsel bir perspektife sahiptir. bütünselliği yusuf peygamberin hayatını sıkmadan adeta bir dizi tadında anlatmasından gelir. bu da az biraz bizlerin roman türüne benzemektedir. ancak bu yazı sıkıcılığından arınmış ve temel şeylere atıf yapmaktadır.
bu yazıda
yusuf suresi`nde bahsedilmiş olan nefsi engellemekle başarı arasındaki ilişkiden bahsedeceğiz. bazen bu sure müslümanlara farklı gelir diğerlerinden zira oldukça fazla hikaye anlatır ve ayet aralarında çok nadir yaratıcıdan bahseder. ancak psikolojide hikaye yöntemiyle karakter değiştirmeyi amaçlayan yöntemler vardır. yani hikaye anlatmak da pekala işlevseldir. inkar etmek isteyen daima kendini inkar etmeye yönelttiğinden gerçeklere gözleri kördür.
şimdi ilk olarak anlatmak istediğim şeye bahsetmeden önce başarıyla ilgili bir makaleden bahsedeceğim. bu makale bilim teknik nisan sayısından ulaşılabilir ve hayatta başarının sırrı başlıklı.([url]http://bahrikaracay.com/turkce/hayatta-basarinin-sirri/)[/url] ve bahsettiği şeye kısaca burada değinirsek şöyle:
stanford üniversitesi psikoloji profesörlerinden walter mischel, 1958 yılında bir ada ülkesi olan trinad`da kültürel farklılıklar ve kişilik üzerine araştırma yapıyordu. Doğu Hindistan ve Afrika Kökenli etnik gruplar arasındaki kişisel farklılıkları incelemek istiyordu. burada 35`i afrikalı, 18`i hindistan kökenli, yaşları 7 ile 9 arasında değişen ve aynı okula giden 53 çocuk üzerinde deney yapıldı. deneyi yapan kişi elindeki biri küçük diğeri büyük çikolatayı çocuklara gösterdikten sonra "maalesef yanımda bu büyük çikolatalardan yeterince yok, fakat önümüzdeki haftaya kadar beklerseniz bu büyük çikolatadan getireceğim. ama isterseniz şimdi bu küçük çikolataları alabilirsiniz dedi. çocuklara küçük çikolatayı almaları durumunda bir hafta sonra gelecek büyük çikolatalardan alamayacaklarıı çok net bir şekilde belirtti. ve bu araştırmadaki etnik gruplar arasında önemli düzeyde farklılıklar bulundu. afrika kökenliler hemen yemeyi tercih ederken, hindistan kökenliler beklemeyi tercih etti. amaç zevk erteleme davranışını incelemekti. benzer bir çalışmada ise deney stanford üniversitesinin bing anaokuluna giden 4-6 yaşlarındaki çocuklar üzerinde gerçekleştirildi. çocuklar bir odaya alındı ve masanın üzerindeki tepside kaymaklı bisküvi, beyaz süngerimsi yapıda yumuşak şeker ve tuzlu kraker vardı. araştırmacı, çocuklara odada kendisini beklemelerini bu arada isterlerse şekeri hemen yiyebileceklerini ama kendilerini kontrol eder ve beklerlerse geri geldiğinde ödül olarak ikinci şeker vereceğini söylemişti.
özetle çocuklardan bir çok farklı tepki görüldü. daha sonra bu zevk ertelemesi gelişmeyen çocukların yaşam üzerinde daha az başarılı olduğu görüldü.(dergide çok daha detaylı anlatılıyor.)
zevk erteleme yetisi olmayanlar davranış bozukluğu sergileyen, dikkat problemi yaşayan ve sınavlarda düşük puan alan öğrencilerden oluşuyor.
şimdi bu olayın da yusuf suresi ile bağlantısına gelelim. yusuf suresinde de yusuf peygamber evli birinin nikahsız ilişki teklifini reddetmiş ve hapse girmeyi yeğleyeceğini söylemiştir.
"33. Yûsuf, "Ey Rabbim! Zindan bana, bunların beni dâvet ettiği şeyden daha sevimlidir. Onların tuzaklarını benden uzaklaştırmazsan onlara meyleder ve cahillerden olurum" dedi. "
'yusuf suresi 33' isimli konuya gitmek için tıklayın.
ve aynı zamanda sonradan hikayenin devamında ard arda gelen ayetlere baktığımızda 53`de nefisten bahseden ayetten sonra gelen ayette yusuf peygamberin ilmi neticesinde ödüllendirildiğini görüyoruz.
53. "Ben nefsimi temize çıkarmam, çünkü Rabbimin merhamet ettiği hariç, nefis aşırı derecede kötülüğü emreder. Şüphesiz Rabbim çok bağışlayandır, çok merhamet edendir" dedi.
54. Kral, "Onu bana getirin, onu özel olarak yanıma alayım", dedi. Onunla konuşunca dedi ki: "Şüphesiz bugün sen yanımızda yüksek makam sahibi ve güvenilir bir kişisin."
55. Yûsuf, "Beni ülkenin hazinelerine bakmakla görevlendir. Çünkü ben iyi koruyucu ve bilgili bir kişiyim" dedi.
56. Böylece Yûsuf`a, dilediği yerde oturmak üzere ülkede imkan ve iktidar verdik. Biz rahmetimizi istediğimize veririz ve iyi davrananların mükâfatını zayi etmeyiz.
sonuç itibariyle kompleks bir hikaye aslında mükemmel bir gerçeğe işaret etmektedir. en doğrusunu allah bilir.