Aşağıdaki Hatalar Oluştu: | ||||||||||||||||||||||||||||||
Warning [2] preg_match(): The /e modifier is no longer supported, use preg_replace_callback instead - Line: 357 - File: inc/class_parser.php PHP 7.4.33 (Linux)
|
Enbiya Suresi 12 - Baskı Önizleme +- AlimAllah-Bilim Allah'ın yasasıdır.-Kuran, islam, bilgi paylaşımı üzerine (http://forum.alimallah.com) +-- Forum: Alimallah.net (/forum-Alimallah-net-1) +--- Forum: Alimallah.net Sözlüğü (/forum-Alimallah-net-Sozlugu-2) +--- Konu Başlığı: Enbiya Suresi 12 (/konu-Enbiya-Suresi-12-5297.html) |
Enbiya Suresi 12 - alimallah - 05.10.2012 10:15 Fe lemmâ ehassû besenâ izâ hum minhâ yerkudûn(yerkudûne). 1. fe lemmâ : olduğu zaman 2. ehassû : hissettiler 3. be`se-nâ : bizim azabımız 4. izâ : o zaman 5. hum : onlar 6. min-hâ : ondan 7. yerkudûne (rakada) : koşarlar, kaçarlar (koştu) İmam İskender Ali Mihr : Böylece (şiddetli) azabımızı hissettikleri zaman onlar, ondan kaçarlar. Diyanet İşleri : Onlar azabımızı hissedince, hemen oradan süratle kaçıyorlardı. Abdulbaki Gölpınarlı : Azâbımızı hissettiler mi hemen kaçmaya başlıyorlardı ondan. Adem Uğur : Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar! Ahmed Hulusi : Şiddetimizi hissettiklerinde bir de bakarsın, oradan kaçıyorlar! Ahmet Tekin : Onlar azâbımızın şiddetini hissettikleri zaman, hemen vasıtalarına binip topuklayarak yılgın bir vaziyette oradan kaçıyorlardı. Ahmet Varol : Onlar zorlu azabımızı hissettiklerinde hemen oradan kaçıyorlardı. Ali Bulaç : Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. Ali Fikri Yavuz : Onlar azabımızın şiddetini duydukları zaman memleketlerinden kaçıyorlardı. Bekir Sadak : Onlar bizim baskinimizi hissettiklerinde, oradan kacmaga koyuluyorlardi. Celal Yıldırım : Onlar, yok edici baskınımızı hissedince hemen oradan tabana kuvvet kaçmağa koyuldular. Diyanet İşleri (eski) : Onlar bizim baskınımızı hissettiklerinde, oradan kaçmağa koyuluyorlardı. Diyanet Vakfi : Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar! Edip Yüksel : Azabımızı hissettikleri anda ondan kaçmaya çalışıyorlardı. Elmalılı Hamdi Yazır : Be`simizi hissettikleri vakit, hemen oradan üzengi depiyorlardı, Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Azabımızı hissettikleri zaman, hemen oradan üzengi tepiyorlardı (kaçıyorlardı). Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar azabımızın şiddetini hissettikleri zaman oradan kaçmaya koyuluyorlardı. Fizilal-il Kuran : Bu zalimler azabımızın gelip çattığını farkettiklerinde derhal şehirlerinden kaçmaya koyuluyorlardı. Gültekin Onan : Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. Hasan Basri Çantay : (Evet), onlar azabımızı his (ve müşahede) etdikleri zaman hemen oralardan harıl harıl kaçıyorlardı. Hayrat Neşriyat : Artık azâbımızı hissettikleri zaman, onlar oradan hemen hızlıca kaçıyorlardı. İbni Kesir : Bizim baskınımızı hissettikleri zaman; onlar, oradan kaçmaya yelteniyordu Muhammed Esed : Ve onlar Bizim cezalandırıcı kudretimizi hissetmeye başlar başlamaz, hemen oradan kaçmaya davranırlardı. Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki, onlar Bizim azabımızı hissettiler. Onlar hemen oralardan süratle kaçınmaya başladılar. Ömer Öngüt : Onlar bizim azabımızı hissettiklerinde oradan hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. Şaban Piriş : Azabımızı hissettikleri zaman, ondan süratle kaçıyorlardı. Suat Yıldırım : Onlar bizim baskınımızı hisseder etmez, derhal bineklerine yönelip kaçmaya yeltendiler. Süleyman Ateş : Azâbımızı hissettikleri zaman onlar, derhal oradan (kaçmak için hayvanlarını) mahmuzluyorlardı. Tefhim-ul Kuran : Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. Ümit Şimşek : Onlar, daha azabımızı hisseder etmez kaçışmaya başladılar. Yaşar Nuri Öztürk : Şiddetimizi hissettiklerinde hiç vakit geçirmeksizin oradan dört nala kaçıyorlardı. |